Çölden taşınan toz, yurdun batısında hava kalitesini düşürdü
AA
Kuzey Afrika üzerinden Avrupa kıtasına doğru hareketlenen alçak basıncın etkisiyle Türkiye'nin batı kesimlerinde çarşamba gününden itibaren görülmeye başlanan toz taşınımı, etkisini artırıyor.
Dünya Sağlık Örgütü`nün metreküp başına 50 mikrogram olarak belirlediği partikül madde sınır değeri, özellikle Ege, Marmara, İç Anadolu`nun batısı ve Batı Karadeniz`de 100-150 mikrogram olan "hassas" değerlere çıktı.
2
Çöl tozunun hayata etkileriyle ilgili değerlendirme yapan Prof. Dr. Tağıl, ocak ayının ikinci yarısından itibaren "kutup girdabı" tarafından desteklenen aşırı soğuk hava dalgasının Türkiye`yi etkisi altına aldığını hatırlattı.
3
Birkaç gündür ise havaların ısınmaya başladığını ifade eden Tağıl, nisan ayı ortalarına kadar ülkede normal ve normalin üzerinde sıcaklıkların etkili olmasını beklediklerini dile getirdi.
4
Cezayir ve Tunus üzerinde gelişen bir alçak basıncın toz toplayarak kuzeye hareket ettiğini ve güneybatı yönlü rüzgarın etkisiyle Anadolu yarımadasına ulaştığını aktaran Tağıl, pazar gününe kadar etkili olması beklenen taşınımın havadaki partikül madde miktarını artırdığını ifade etti.
5
"Uçuş güvenliğine etkileri unutulmamalı"
Kronik ve solunum sistemi hastalıkları bulunanlar için taşınımın olumsuz etkilerinin bulunduğunu anlatan Tağıl, şunları kaydetti:
"Sahra kökenli bu tozlar, bugünlerde atmosferimizde hava kalitesini etkileyen partikül madde konsantrasyonunu artıracaktır. Sahra tozlarına bağlı artan partikül madde oranı, astım gibi akciğer hastalıklarına sahip grupta solunum sistemi semptomları ve benzeri rahatsızlıklara neden olabileceği gibi kardiyovasküler hastalıkları da tetikleyebilir. Yapılan çalışmalar, çöl tozuna bağlı partikül madde konsantrasyonunun sağlık üzerine etkisinin olay anında gözlenebileceği gibi birkaç gün gecikmeli de gözlenebileceğini göstermektedir. Gökyüzünü bir tabaka olarak kaplayan Sahra tozunun uçuş güvenliği üzerine etkisi de unutulmamalıdır."
6
Taşınan çöl tozunun faydalarına da dikkat çeken Tağıl, tozun içeriğindeki demir ve besin maddelerinin toprak için doğal gübre olabildiğini, tarımın yanı sıra denizlerde de besin zincirinin tabanında yer alan fitoplanktonların sayısının artabileceğini sözlerine ekledi.