"CSO Ada Ankara" birçok ödüllü sanatçıyı ağırladı

Londra Filarmoni Orkestrası, Grammy ödüllü cazcı Chris Botti, "20. yüzyılın en etkili 100 basçısından biri" olarak tanınan Avishai Cohen, Edison ve Altın Diyapazon Ödüllü Alman Şef Frieder Bernius, Kamança üstadı Mark Eliyahu, duayen piyanist Gülsin Onay, Moldova Ulusal Halk Müziği Orkestrası, Kazakistan Senfoni Orkestrası, Tekfen Filarmoni Orkestrası, Rus keman virtüözü Sergey Kravchenko, "piyanonun rock yıldızı" Simon Ghraichy, Echo Classic ödüllü keman sanatçısı Yury Revich CSO`nun yeni konser salonlarında müzikseverlerle buluştu.

CSO Şefi ve CSO Ada Ankara Sanat Yönetmeni Cemi`i Can Deliorman, yaptığı açıklamada, CSO`nun yeni salonlarının, başkentli müzikseverler ve tüm kültür sanat camiası tarafından uzun yıllar beklendiğini söyledi.

Geçen yıl 3 Aralık`taki açılış konseriyle CSO Ankara Ada Yerleşkesi`ndeki salonların başkentlilere kapılarını açtığını hatırlatan Deliorman, soprano Angela Giordano ve Güher-Süher Pekiner kardeşlere, CSO orkestrasının eşlik ettiği konserin hem orkestranın hem de yerleşkenin tarihinde hep hatırlanacak kadar özel ve etkileyici olduğunu dile getirdi.

Deliorman, ancak Kovid-19 salgını tedbirleri kapsamında konser salonlarının kapatıldığını, etkinliklere ara verildiğini anlatarak, "Ama biz burada çok önemli dijital çok önemli projeler yaptık, seyircisiz dijital kayıtlar gerçekleştirdik. Çünkü buranın imkanları, kayıt teknolojileri bizim için çok heyecan verici." diye konuştu.

Uluslararası sanatçılardan da kayıtlar aldıklarını ve bunları dijital platformlarda paylaştıklarını anlatan Deliorman, müziğin ve sanatın devamlılığı ilkesi üzerinde sürdürülebilir bir yapı inşa etmek istedik. Bunda da başarılı olduk." dedi.

Aşılanma hızının artmasıyla seyircili konserlere başlayabildiklerini ve bu sene ilk defa yaz konserleri düzenlediklerini, sezonu da ekim ayını beklemeden eylülde açtıklarını dile getiren Deliorman, orkestranın periyodik konserleri kapsamında her cuma seyircilerle buluştuklarını anlattı.

Yerleşkede birbirinden farklı etkinlikleri müzikseverle buluşturmaya devam ettiklerini aktaran Deliorman sözlerini şöyle sürdürdü: "10 Kasım`da, Bakanlığımız tarafından restore edilen CSO`nun tarihi binası da faaliyete geçti. Çoğu zaman 3 konser salonunda aynı zamanda etkinlikler oluyor. Hayalimiz de buydu. Avrupa kültür başkentlerinin kültür sanat platformlarında örneklerini gördüğümüz bu içerik zenginliğini Ankara`da yapmak istiyoruz. Ankara bunu kaldırabilecek nitelikte ve derinlikte kültür sanat beklentisine, geçmişine, saygın ve sadık bir dinleyici kitlesine sahip. Burada dinleyiciyi seçim yapmak zorunda bırakacak bir içerik zenginliği hayal etmiştik. Salgın şartlarının olumsuz etkilerine rağmen bu hedefimize de ulaştık ve bu artarak devam edecek. Burası Türkiye`nin tek senfonik salonu. Buraya bir salon orgu da inşa edilecek. Ondan sonra dünyadaki örneklerinde gördüğümüz gibi burası da senfoni orkestrası için doğal akustiğe sahip, özel nitelikli bir salon olarak faaliyetlerine devam edecek."

Deliorman, konser salonlarında ağırladıkları yabancı sanatçılardan ve orkestralardan repetuvarlarına bir Türk eserini almalarını istediklerini vurgulayan Deliorman, "Londra Filarmoni Orkestrası, değerli Türk bestecisi Özkan Manav`ın Haydar Haydar Orkestra Süitini seslendirdi. İlk defa repertuvarına modern bir Türk eseri almış oldu." diye konuştu.

CSO Ada Ankara Yerleşkesinin, eşdeğer kültür merkezleri ve dünyanın kültür başkentlerindeki örnekleriyle aynı network içinde olması gerektiğine işaret eden Deliorman, salgın şartlarını da göz önünde bulundurarak kısa vadeli programlar yaptıklarını dile getirdi.

Deliorman, eylülde başlattıkları sanat sezonu kapsamında, Chris Botti ve ekibini, Avishai Cohen, Londra Filarmoni Orkestrası`nı ağırladıklarını, "Şimdi sırada Michel Camilo var. Dünyanın en büyük caz müzisyenlerinden biri, deha bir piyanist, ilk defa Ankara`da konser verecek. 17 Aralık`ta CSO Michel Camilo`ya eşlik edecek. Camilo 18 Aralık`ta ise Tomatito ile sahnede olacak." dedi.

Uluslararası sanatçıların, CSO salonlarında rezidans programı yapma imkanı bulduklarını vurgulayan Deliorman, "Bu çok önemli bir şey çünkü dünyanın sayılı noktalarında bu programı gerçekleştiriyor. Yani orkestrayla bir konser gerçekleştiriyor, ardından da kendi topluluğuyla beraber burada konser veriyor. Bu rezidans programları bizim için çok kıymetli. Çünkü bu tip sanatçıların çok nadir bu programları konser salonlarında, kültür merkezlerinde yaptığını görüyoruz. Rezidans konserleri CSO konser salonlarımızın ne kadar prestijli, etkili ve güçlü olabileceğinin en önemli göstergelerinden bir tanesi." ifadesini kullandı.