Suriyeli Tamer bebek üvey annesinden yapılan nakille yaşama tutundu

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavisine başlanan bebeğe yapılan tetkiklerin sonucunda karaciğer nakline karar verildi. Tamer`in annesiyle kan grubu uyuşmadı, babası ise obez olduğu için oğluna karaciğerinin bir parçasını veremedi.

Türk vatandaşı olmayanlara kadavradan organ nakli yapılamadığından, çocuğun ailesi nakil için akrabalarını araştırmaya başladı. Ailenin aklına Tamer`in Suriye`de yaşayan üvey annesi Hmameh Elhalef (30) geldi. Suriye`den Bursa`ya gelmesinin zaman alacağı dikkate alınarak Elhalef`in kan grubuna ülkesinde bakıldı, nakle uygun olduğu belirlendi.

BUÜ Hastanesi Organ Nakli Merkezi görevlileri, üvey annenin getirilmesi için İl Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü ile iletişime geçti. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Kilis Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğünün de girişimleriyle üvey annenin 3 çocuğuyla Türkiye’ye girişi için izin alındı.

Sınırdan geçirilerek Bursa`ya getirilen Elhalef`in organ verebilmesi için İl Sağlık Müdürlüğü Başkanlığı Etik Kurulu acil olarak toplandı. Etik Kurulunun onayının ardından üvey anne, Tamer`e karaciğerinin bir parçasını vermek için BUÜ Tıp Fakültesi Hastanesinde ameliyata alındı. Bu sırada ameliyat için ihtiyaç duyulan 20 ünite kan da itfaiye erleri, polisler ve hastane personeli tarafından karşılandı. Üvey anneden alınan karaciğer parçası, doğum gününden bir gün önce 28 Nisan`da Tamer bebeğe nakledildi. Ameliyatın ardından 5 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra sağlığına kavuşan Tamer bebek, servise alındı.

BUÜ Tıp Fakültesi Dekanı ve Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ekrem Kaya, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) şartlarında, Suriye`deki durum nedeniyle üvey annenin getirilmesinin kolay olmadığını söyledi.

Bunun için adeta seferber olunduğunu belirten Kaya, şöyle devam etti: "Üvey annenin çocukları da vardı. Onlar için bizim ekibimiz, polis ekipleri ve bütün devlet görevlileri inanılmaz bir çaba sarf ettiler. Sonuçta bu başarıldı ve üvey anne buraya getirildi. Tabii bu 2-3 ay kadar bir zaman aldı. Bu süreçte çocuğun şuuru açılıp kapanıyordu. Çocuğun daha da kötüleşmesini engelleyen, karaciğere bir miktar yardımcı olan böbrek diyaliz işlemine benzer bir karaciğer diyalizi uygulandı. Yaşam kurtarıcı bir şey değildi ama umut olan hastalar için yardımcı bir tedavi şeklidir. Tamer bebekte epey etkili oldu. Bu sayede biz zaman kazandık. Üvey anne buraya geldi. Gerekli testler yapıldı. Karaciğerin uyumlu olacağı anlaşıldı. Etik Kurulu toplandı, nakil yapılmasına herhangi bir engel durum olmadığı söylendi. Biz de geçtiğimiz pazartesi günü başarılı bir karaciğer nakli yaptık."

Prof. Dr. Kaya, ameliyatın çok kolay geçtiğini dile getirdi. Bebeğin sağlık durumuna değinen Kaya, "Çocuk emiyor, gülüyor. Bunlar çok şeye değer. Sarılığı iyice azaldı. Sabah annesi yanındaydı. Ekibimizle gurur duyuyoruz. Arada bir böyle şeyler oluyor. Güzel sonuçlar oluyor. Bizim mesleğimizin de tesellisi bu. Bu çocuk yaşamak istiyor, direndi, başardı. Umarım hayattaki diğer engelleri de bu şekilde aşacaktır." diye konuştu.