Türkiye'de eğitim gören, Kelbecer doğumlu bir Azerbaycan Türkü olan Baghirova, yaşadıklarını ve yurduna duyduğu özlemi TRT Haber'e anlattı.
İşgal başladığında henüz 4 yaşındaydı ancak yaşadıkları dün gibi aklında.
Küçücük bir çocukken Ermenistan askerleri, onu, ailesini, akrabalarını doğdukları topraktan sürgün etti.
Baghirova, o günler için şöyle söylüyor:
"Feryat figan içinde insanların çığlığını hatırlıyorum. Bunlar gerçekten psikolojik bir travma bizim için, çocuk yaşta böyle şeylere şahit olmak çok ağırdı."
"Kelbecer için gün sayıyordum"
"İnanın bizim için o toprakların her karışı çok önemli, çok değerli. Zafer haberini duyduğumuz anda uçacak kanadımız yok diyelim o kadar mutluyum. Kelbecer için gün sayıyordum artık yarın doğuyor."
"Umarım evimiz hala oradadır"
"Evimizi bulmayı, köyümüzü görmeyi istiyorum. Halamların evini çıkarken yakmışlar. Umarım bizim evimiz hala oradadır. Yağmurdan sonra toprak güzel kokar ya bir de düşünün doğduğunuz yerin toprağı nasıl güze kokar sizin için..."
YTB bursu ile doktora yapıyor
Buta Baghirova, Türkiye'de Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) bursu ile Türk Dili ve Edebiyatı alanında doktora eğitimi görüyor.
Eğitimini tamamladıktan sonra memleketine dönmeyi planlıyor.