Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi de olan Prof. Dr. Dilci, koronavirüs sürecinde dijital bağımlılıkla ilgili yaptıkları araştırmaların sonuçlarını paylaştı.
Dilci, araştırmaya Türkiye genelinde random (rastgele) yöntemiyle belirlenen 19-60 yaş arası çalışan nüfusu kapsayacak şekilde 2 bin 55 kişinin katıldığını söyledi.
"Dijital zombi yaşantısına evrilme var"
Evde kalma süreci ve dijital etkileşimin sosyopsikolojik ve pedagojik etkilerini araştırdıklarını ifade eden Dilci, "Evde bunalma, sıkılma, birtakım sosyal izolasyonun getirdiği olumsuzluklar çerçevesinde adeta dijital nesnelere yönelerek neredeyse bir dijital zombi yaşantısına doğru evrilme olduğunu gözlemlemekteyiz" dedi.
"Kadınlar dijital dünyanın göz hapsinde"
Dilci, yeni dijital çağın daha sağlıklı, daha bilinçli gerçekleşmesi adına bu araştırmayı yaptıklarını belirterek şunları söyledi:
"Sonuçlarda dijital mecranın, kadınların dünyasına daha çok hitap ettiğini ve kadınların adeta dijital dünyanın göz hapsinde olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye'de dijital nesnelerle temas, yetişkinlerde 6 ay öncesinde yüzde 13,17 iken son yaptığımız araştırmada bu yüzde 29,93'e çıkmış. Yani yüzde 116'lık bir artıştan bahsediyoruz. Türkiye'nin aktif iş gücünün yüzde 30'u gereksiz, sorunlu veya bozuk davranışlar nedeniyle dijital nesnelere hapsolmuş durumda. Dijital nesnelerle temas süresi kadınlar lehine artış göstermiştir."
Yaklaşık 6 önce yapılan çalışmayla koronavirüs sürecinde yapılan araştırma arasında fark edilir bir artışın söz konusu olduğuna dikkati çeken Dilci, "Kişilerin evden dışarı çıkamaması beraberinde bu sosyal izolasyon algısı, diğer insanlarla temas kurmama, konuşmama, öngörüsüzlük, korku ve içe kapanma şeklinde bir davranıma doğru evrildi" diye konuştu.
"Günde 5 saat 57 dakika dijital mecralarda dolaşılıyor"
Dilci, dijital oyunun erkekler tarafından daha çok tercih edildiğine dikkati çekerek, "Türk insanının gün içerisinde 687 bin 621 dakika, kişi başı 5 saat 57 dakika dijital mecralarda dolaştıkları görülmektedir. Bu oran 6 ay öncesinde oldukça düşüktü" ifadelerini kullandı.
Dijital mecralarda en fazla televizyonla temas olduğunu anlatan Dilci, "Televizyon izleme toplam dijital mecra kullanım oranları içerisinde yüzde 30,8 ile ilk sırada. İkinci sırada yüzde 17 ile Instagram, yüzde 14,9 ile Youtube karşımıza çıkıyor. Akıllı telefonların sadece konuşma ve iletişim amaçlı yüzde 14,5 ile kullanıldığı görülmektedir" diye konuştu.
Fiziksel temassızlığın etkileri
"Fiziksel temassızlık, dijital teması artırdı" diyen Dilci, koronavirüs döneminde bir uğraş bulamayanların dijital mecra kullanımına yöneldiğine dikkati çekti.
Dilci, koronavirüs nedeniyle vatandaşların haberleri ve sosyal medyada alternatif tıpla ilgili sayfaları yoğunlukla takip ettiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
"Sadece arkadaş, yemek veya kıyafet takibi yapmak yerine, eğitim ve ibadet sayfalarına yönelik takiplerde artış olduğu, araştırma sonucumuza yansımıştır. Kendini hep iyi gösterme çabası içerisinde olan sosyal medya bağımlıları ya da dijital bağımlılar, sosyal mesafeden dolayı temastan kaçarak dijital temasa yöneldi. Sosyal mesafe ile beraber akrabalık ilişkileri, aktiviteleri, parti gibi toplu organizasyonlarda azalma olunca gittikçe içine kapanan aynı zamanda dışarıya karşı her yönünle kendisini izole etmiş insan sayımız artacaktır."