Uzmanlara göre endüstri 4.0 devriminin şahlandırıcısı olarak görülen blockchain teknolojisi, kodlu ve şifreli zincirlerin birbirlerine eklenmesi ile oluşan dağınık ağ yapısına sahip, merkezi olmayan ve aracısız işlem sağlayan veri tabanı sistemi.
Sistem geniş bir yelpazeye sahip. Dijital kimlik, farklı e-ticaret kanalları, dijital haklar, tedarik zinciri yönetimi, noter uygulamaları, kamu kuruluşlarına ait kayıtlar, telif kayıt sistemleri, sağlık kayıtları, küresel ödeme sistemleri gibi alanlar blockchain teknolojisinin kullanıldığı mecralardan başlıcaları.
Blockchainin sağladığı veri güvenliği, kimlik doğrulama, şeffaflık gibi imkanlar bu teknolojiye olan ilgiyi her geçen gün artırıyor. Bu teknoloji gerçek bir nesnenin sanal dünyadaki kopyası olan dijital ikizler üzerinde bugüne kadar benzeri görülmemiş bir kontrol sağlarken pek çok ürünün sahtesinin üretilmesinin de önüne geçiyor.
Dijital değer paylaşım ağı
Sistemin sağladığı pek çok imkan var. BlockchainIST Center Direktörü Doktor Bora Erdamar’a göre en önemli blockchain avantajı merkeziyetsizlik.
“Blockchain Teknolojisinin sağladığı en büyük avantaj merkeziyetsiz olması yani kimsenin tekelinde olmaması. Bir başka ifadeyle blockchain, dileyen herkes tarafından belli ölçüde sahiplenebilen, bu açıdan sadece kamuya mal olan bir dijital değer paylaşım ağı.
İlk ve en yaygın kullanım alanı finans ve kripto paralar oldu, çünkü özellikle 2008 finans krizi sonrası başta Fed olmak üzere pek çok finans kurumuna olan güven sarsıldı. Herkesin hayatını ve refahını etkileyen para politikaları konusunda tek bir kurumun değil, teknolojinin sunduğu imkanlar üzerinden dileyen herkesin belli ölçüde söz sahibi olabileceği yeni bir finans sistemi fikri, büyük bir ilgiyle karşılandı.”
Alandaki bilgi yetersizliği büyük engel teşkil ediyor
Blockchain teknolojisi bağımsız görünse de önünde birtakım kısıtlamalar bulunuyor. Kontrol edilme ve güvenlik açısından yaşanabilecek sorunlar, operasyonel riskler, zincirdeki verilerin korunması sorunu, standartların değişmesi, enerji verimliliği ve depolama alanı kısıtlaması teknolojinin ilerlemesinde bir engel olarak görülüyor.
Ayrıca henüz yeni bir teknoloji olan blockchain için kolay kullanılabilen uygulamalarının azlığı ve çoğu kişinin konu hakkındaki bilgi yetersizliği, eksik ya da yanlış anlaşılmasında başlıca handikaplar.
Ekonomik büyüme, teknolojik ilerleme ve yeni istihdam
Bütün kısıtlamalara rağmen teknolojinin potansiyeli çok büyük. Erdamar, teknolojinin doğru politikalar ile desteklendiğinde ülkemize hızlı kalkınma olanakları sunacağını savunuyor.
“Genç nüfusu ile Türkiye, yeni teknolojilere çok kolay ve hızlı uyum sağlayabilmekte. Kripto paralara olan yüksek ilgi, ülke genelinde finansal teknolojiler okur-yazarlığının artmasını da sağlarsa, Türkiye bu alanda çevre ülkeleri de içine alan büyük projelere imza atabilir.
Online alışveriş artık hayatımızın vazgeçilmiş bir parçası olmuşken, e-ticaret ile birlikte güvenli ve bağımsız elektronik ödeme araçları stratejik önem kazanmakta. Bu açıdan Türkiye’nin özellikle uluslararası ticarette kendisine avantaj sağlayabilecek yeni finansal enstrümanlar üretmesi ekonomik büyüme, teknolojik ilerleme ve yeni istihdam olanakları yaratma açısından kritik bir öneme sahip.”
Dijital para projeleri 2021’de hız kazanacak
Tesla’nın 1.5 milyar dolarlık Bitcoin yatırımı yapması ve ödeme aracı olarak kripto para kullanımına yeşil ışık yakmasıyla birlikte diğer teknoloji şirketlerinin de Tesla’yı takip etmesi bekleniyor. Nesnelere doğrudan dokunan bu öncü nitelikli sistem yeni nesil ileri teknolojinin henüz başlangıcını oluşturuyor. Teknoloji gelecek için güçlü adımlar atıyor.
Erdamar bugünü ele alarak teknolojinin yarınını değerlendirdi:
“Visa ve Mastercard kripto paraları ödeme aracı olarak eklemeyi planladıklarını açıkladı. Facebook, Apple, Alibaba gibi şirketler kendi “dijital para” projelerini hayata geçirmeyi planlıyor. Çin Halk Cunhuriyeti, “Dijital Yuan”ı proje olarak hayata geçirdi, halka ikramiyeyle “dijital yuan” dağıtarak pilot testlerini yapıyor.
Öte yandan “merkeziyetsiz finans (DeFi)” akımı ile özelikle Ethereum ağında geliştirilen projeler, bankacılık sisteminin dışında kalmış kitlelere bankalara gerek olmadan kredi çekme, sigorta fonlarına erişme, hisse senedi alım satımı yapabilme gibi finansal özgürlük araçları sunuyor.
Avrupa Merkez Bankası tarafından yayınlanan “Dijital Euro” raporu, St. Louis FED tarafından yayınlanan “merkeziyetsiz finansın sunduğu olanaklar” araştırması blockchain teknolojisi üzerindeki merkeziyetsiz “kriptopara” projeleri ile birlikte, bu projelerden feyz alınarak hazırlanan merkezi “dijital para” projelerinin 2021 yılında daha da hız kazanacağını bize gösteriyor.”
Blockchain teknolojisi yeni ancak önemli bir potansiyele sahip. Büyük şirketlerin kripto paralara yeşil ışık yakmasıyla da popülerliğini giderek artırıyor. Teknolojinin gelecekte yeni projelere kaynak oluşturacağı öngörülüyor. Bu yeni teknoloji içinde iş süreçlerinin nasıl kurulacağı, ilgili amaçlara bağlı blok zincirlerinin nasıl yönlendirileceği, 4. Endüstri devrimi çağında zincirler sisteminin nasıl çalışacağı gibi sorular büyük ölçekli şirketlerin önündeki araştırma konuları.
Şirketler ya bu teknolojiyi görmezden gelecekler ya da hızlı bir şekilde entegre olacaklar. Ancak şirketler hangi yolu seçerse seçsin uzmanlara göre blockchain büyük bir dijital dalganın önemli bir parçası olacak.