Habere ulaştığımız kaynaklar hızla değişiyor ve dijitalleşiyor. Artık, internet ve sosyal medya en temel haber alma araçlarımız arasında.
Bu sayede habere, artıları ve eksileri olsa da en hızlı şekilde ulaşabiliyoruz. Bütün kaynaklar güvenilir değil elbette. Ancak ulaşması çok kolay olan bu mecralardaki bazı sahte haberler, ulusal ve küresel boyutta gerçek krizleri tetikleyebiliyor. Güvenilir haber kaynakları ise, kimi zaman sosyal medya ağlarının kısıtlamasına maruz kalabiliyor.
Dünya genelinde haber alma amaçlı da kullanılan Twitter, geçtiğimiz nisan ayından bu yana, ülkelerde gerçekleşen siyasi süreçlerdeki algıya müdahale eden bir aktör olarak tartışma konusu haline geldi.
İspanya, Fransa ve daha birçok ülkede yaşanan kriz dönemlerinde veya siyasi seçim süreçlerinde, ülkeler aynı zamanda bir iletişim ambargosuyla da karşılaştı.
Twitter, benzer şekilde Barış Pınarı Harekatı sırasında TRT World içeriklerini hedef aldı. TRT World'ün bazı içerikleri "Bu Tweet hassas içeriklere sahiptir" mesajıyla sınırlandı.
TRT World'ün içeriklerinin sınırlandırılması, birçok sosyal medya kullanıcısı tarafından tepki aldı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve TRT Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Eren de Twitter'dan yaptığı paylaşımda TRT World'ün içeriklerinin kısıtlanmasına tepki gösterdi.
▪“Sesimizi dünyaya duyuran TRT World’ün Twitter hesabı sansürlenerek uluslararası kamuoyunun haber alma hakkı ihlal edildi.”
— Fahrettin Altun (@fahrettinaltun) October 16, 2019
▪“FETÖ iltisaklı bir teröristin paylaşımını takipçileriyle paylaşan Twitter CEO'su Jack Dorsey'i en sert şekilde kınıyoruz.”https://t.co/iFPuhkX3hF
Türkiye’nin haklı mücadelesini tüm dünyaya duyuran @trtworld kanalımızın hesabına @Twitter tarafından kısıtlamalar uygulandı.
— ibrahim eren (@ibrahimeren) October 15, 2019
Her şeye rağmen ülkemizin sesini yüksek sesle duyurmaya devam edeceğiz.#TwitterCensorsTRTWorld
Aynı zamanda TRT Genel Müdürü Eren, Barış Pınarı Harekatı sırasında operasyonla ilgili gelişmeleri sınırdan aktaran TRT ekibini ziyaret etmiş ve değerlendirmelerde bulunmuştu.
İbrahim Eren, Twitter'ın sansürü ve kısıtlamaları azalttığını, bunun da TRT World takipçileri sayesinde olduğunu söylemişti.
İspanya ve Fransa'da da benzer durumlar yaşandı
Okan Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Zeynep Genel, farklı ülkelerde yaşanan Twitter kriziyle ilgili şunları söyledi:
"İspanya’da muhalefetin 130 aktif hesabı, spam şüphesi ile Twitter tarafından otomatik olarak askıya alındı. Benzer olarak, Fransa’da da seçim döneminde AFP’nin yayınlarının sekteye uğramasıyla Twitter'a tepkiler yükseldi. Mart ayında ise Twitter, bu konuda gelen eleştirilere yönelik olarak yeni düzenlemelerini duyurdu. Twitter, dünya genelinde önemli dönemlerde yaşanan durumları algoritmik sistemi ve düzenlemeleri üzerinden açıklıyor. Ancak bu durumun şu sıralar, Yemen ve Katar gibi ülkelerde çok sık yaşandığına şahit olmak, sosyal medya şirketlerinin küreselleşme ile birlikte gelen krizlerdeki siyasi rolünün de sorgulanmasına yol açabiliyor."
Twitter sahte hesapları gerekçe gösteriyor
Bir haber kanalının takipçisi olan tüm hesapları kontrol etmesinin mümkün olmadığını belirten Zeynep Genel, Barış Pınarı Harekatı sırasında ülkemizin ulusal yayın kanalı olan TRT World'ün paylaşımlarında bazı kısıtlamaların yaşandığı konusuna da değindi.
"Twitter böyle durumlarda, hesabın, birçok sahte hesap tarafından takip edildiğini veya paylaşımda bulunulduğunu gerekçe gösteriyor. Bir yayın kuruluşunun takipçilerini sorgulaması, nasıl bir hesap olduğunu araştırması doğal olarak beklenemez. Ancak bu, Twitter’ın hesaplara bir nevi sansür uygulamasındaki mazereti olarak görünüyor."
Peki, haber kuruluşları ne yapmalı? Dr. Zeynep Genel'i konuyla ilgili önerisi ise şöyle:
"Bu noktada özellikle yabancı dilde yayın yapan Türk haber kuruluşlarının, Twitter tarafından getirilen düzenlemelere ve Avrupa Birliği dijital yayın komisyonlarının makalelerine hakim olması, önemli dönemlerde hesaplarını buna yönelik olarak yeniden filtrelendirmesi gerekiyor."
Kaynak: TRT Haber