Türk bilim insanları dünyanın en zorlu iklim şartlarının yaşandığı Antarktika’da başarılı bir bilim seferine daha imza attı. Cumhurbaşkanlığının himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Kutup Araştırmaları Enstitüsü (KARE) koordinasyonunda gerçekleştirilen Dördüncü Ulusal Antarktika Bilim Seferi (TAE-IV) mart ayında tamamlandı. TÜBİTAK-MAM çatısı altında kurulan Kutup Araştırmaları Enstitüsünün Müdürü Doç. Dr. Burcu Özsoy, bu önemli bilimsel seferi TRT Haber’e anlattı.
Dördüncü Ulusal Antarktika Bilim Seferi için yola çıkan ekibi bize anlatır mısınız?
Ekibimiz, ikisi yabancı toplam 24 kişiden oluşuyordu. Bilim ekibi, TÜBİTAK çağrısı kapsamında Türkiye’nin saygın kurumlarından yapılan başvurular sonucu değerlendirmeyle seçildi. Sefer öncesinde hem sağlık taramasına tabi tutuldular, hem de birçok eğitim alarak Antarktika’da hayatta kalma konusunda uzmanlaştılar.
Bu yıl sefer liderimiz, daha önceki kutup bilim seferlerine katılan ve sefer lider yardımcılığı yapmış olan Prof. Dr. Ersan Başar’dı. Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. Başar aynı zamanda Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı.
Geçen yıl kurulan meteoroloji istasyonumuzun bakım ve güncelleme çalışmaları için Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Küresel Konumlandırma Uydu Sistemi İstasyonu kurulması için Harita Genel Müdürlüğü, hidrografi çalışmaları için Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı temsilcileri de seferde yer aldı. Ayrıca İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Medeniyet Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesinden araştırmacılarla yola çıktık. Yine Kırklareli Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesinden araştırmacılar, Antarktika’da bulunan yabancı ülke üslerinde görev aldı.
Kutup Bölgeleri İçin Eğitmenleri Destekleme İşbirliği Projesi (KEDİ) kapsamında, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı görev yapan bir öğretmenimiz ile Belarus ve Bulgaristan’dan iki isim de misafir araştırmacı olarak bize katıldı.
Dördüncü bilim seferinde yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu yıl üç adet GNSS istasyonu (Küresel Navigasyon Uydu Sistemleri) kurulumu gerçekleşti. Bunlardan biri Harita Genel Müdürlüğü tarafından Horseshoe Adası’na yaklaşık 70 kilometre mesafede bulunan Dismal Adası’na, ikisi ise Yıldız Teknik Üniversitesi yürütücülüğündeki TÜBİTAK projesi kapsamında Horseshoe Adası’na kuruldu. Uydu konumlandırma sistemlerinde doğruluğu artıracak olan bu istasyonlar, ayrıca tektonik hareketleri izlemeye ve küresel iklim değişikliği ile ilgili çeşitli verileri almaya yarayacak.
Geçen yıl Horseshoe Adası’nda kurulan meteoroloji istasyonunda ise düzenli bakım çalışmaları ve çeşitli güncellemeler yapıldı. 9 farklı meteoroloji verisi alan istasyon, bu verileri düzenli olarak Türkiye’ye iletiyor. Bu veriler mikro düzeyde hava durumu almamıza yararken ayrıca kurulacak bilim üssünün tasarımı ile ilgili gerekliliklerin belirlenmesinde kullanılıyor.
Bilim üssü kurulması planlanan bölgede yapılan hidrografik ölçümler, bölgeye deniz ulaşımında kullanılacak haritaların üretilmesini sağlarken ayrıca deniz tabanının yapısı hakkında veri sağlıyor. Bu veriler deniz yapılarının inşası için de gerekli.
Bu yıl toplam kaç bilimsel proje yürütüldü?
3 fiziki bilimler, 3 canlı bilimleri, 4 sosyal bilimler ve 5 yer bilimleri olarak toplam 15 projenin yer aldığı seferde, küresel iklim değişikliğinin izlenmesi için ölçümler yapılarak örnekler alındı. Deniz ve göl örneklemeleri, kar örneklemeleri ile birlikte çeşitli canlı örneklemeleri de gerçekleştirildi. Örneğin “Horseshoe Adası'ndan Toplanan Çevresel Örneklerde Organik ve İnorganik Kirleticilerin Belirlenmesi ve Ön Konsantrasyon Stratejileri ile Birleştirilmiş Kromatografik ve Spektroskopik Yöntemlerle Analiz Edilmesi” projesi kapsamında deniz ve göl sularında ölçümler yapılarak örnekler alındı. Ayrıca canlıların artıklarında da kirleticiler araştırılmak üzere örnekler alındı. “Horseshoe Adası’nın Hidrobiyolojik Açıdan İzlenmesi” projesi kapsamında deniz tabanının farklı derinliklerinden canlı örnekleri alınarak bunlar renk, boyut gibi fiziksel özellikleri açısından incelendi. Bilinmeyen türler incelenmek üzere getirildi.
Sefere katılan öğretmenimiz ise burada yapılan çalışmaları inceledi. Hazırladığı yazılarla Türkiye’de öğretmenlerin ve öğrencilerin kutup bölgeleri ile ilgili bilgilerini artırmayı hedefliyor.
İklim koşulları sizi çok zorladı mı?
Ekibimiz, Antarktika’da ölçülmüş rekor sıcaklıkların yaşandığı dönemde bölgede çalışmalarını sürdürdü. Küresel iklim değişikliğinin bir etkisi olarak karşımıza çıkan bu rekor hava sıcaklıkları, bölgede büyük değişimlere sebep olurken, araştırmacıların günlük arazi çalışmalarını daha uzun sürelerle gerçekleştirmesi için imkan tanıdı.
İklim değişikliği Antarktika’da kendisini sıcaklık değerleri dışında nasıl belli ediyor?
İklim değişikliği tabii ki sadece havanın daha sıcak olması anlamına gelmiyor. Dünyadaki tatlı suyun yüzde 70’ten fazlası Antarktika kıtası üzerinde donmuş olarak bulunuyor. Bu buzullar, iklim değişikliğinin etkisi ile eriyerek denize karışıyor. Diğer bir taraftan baktığımızda ise çoğunluğu kutup bölgelerinde olan ve küresel iklim sisteminin çalışmasını sağlayan, dengeleyen deniz buzları da azalıyor. Yani baktığımızda, dünya üzerinde beyaz olarak gördüğümüz alanlar azalırken siyah olarak gördüğümüz yüzeyler artıyor. Bu da her yıl daha fazla güneş ışığının soğurulmasına ve daha fazla erimelere sebep oluyor. Bu iklim değişikliği sadece Antarktika’da penguenleri veya Arktik’te kutup ayılarını etkilemekle kalmıyor; dünyanın tamamında canlıların yaşam alanlarında değişikliklere sebep oluyor. İnsanlar da dahil olmak üzere...
Bu yıl da geçtiğimiz yıl kurulan Horseshoe Adası’ndaki geçici bilim üssünü kullandınız. Türkiye’nin Antarktika’da kalıcı bilim üssü ne zaman olacak?
Horseshoe Adası’nda 2019 yılında kurduğumuz üç modülden oluşan yerleşkemiz, 8 bilim insanının yaklaşık bir ay kalabileceği ve çalışmalar yapabileceği şekilde donatıldı. Ancak Antarktika’da daha uzun süreli ölçümler ve çalışmalar yapmak, yüksek kaliteli bilimsel makalelerin önünü açabilecek. Bu sebeple Türkiye’nin Antarktika’da kalıcı bir bilim üssü kurmasına ihtiyaç var. Bu ayrıca tabii ki ülkenin burada fiziki varlığını sağlamak için de gerekli. Dört yıldır yapılan fizibilite çalışmalarında sona yaklaşıldı. Türkiye’den 14 bin 430 kilometre mesafede bulunan ve dünyanın en zorlu iklim şartlarının yaşandığı bu coğrafyada, kendi kendine yetebilen bir bilim üssü kurmak uzun soluklu bir iş. Türkiye, güçlü bir devlet olarak bunun üstesinden gelecek ve birçok ülkeye model olacak bir bilim üssünü yerli ve milli imkanlarla kuracaktır. Hedefimiz ve umudumuz, cumhuriyetimizin 100. yılında, yani 2023’te bu bilim üssünü hizmete açmak.
Antarktika’ya yapacağınız yeni sefer için takvim belli mi?
Bilim seferlerimiz son 4 yıldır sürdürülebilir bir şekilde devam ediyor. Ancak dünyanın içinde bulunduğu COVID-19 pandemi durumundan dolayı bazı ülkeler 2020-21 Antarktika sezonunu iptal etmeye başladı. Şu an için bizim hedefimiz, Antarktika’nın yaz sezonuna denk gelen Ocak-Nisan 2021 aralığında Beşinci Ulusal Antarktika Bilim Seferini icra etmek.