Telefon, bilgisayar, klima, süpürge, çamaşır makinesi… Günümüzde kullandığımız elektronik aletler saymakla bitmiyor. Bu cihazların ömrünün dolmasıyla ortaya atık sorunu çıkıyor ki bu sorunla mücadelede geri dönüşüm hem ekonomi hem de aletlerdeki maddeler ile gaz nedeniyle sağlık ve çevre için hayati önemde.
Elektronik atık dönüştürüldüğünde ikincil malzemeler olarak kullanılabilecek birkaç değerli, kritik ve diğer kritik olmayan metaller içerdiğinden bir “şehir madeni” olarak nitelendiriliyor. Ekonomi döngüsü için e-atık madeni dikkate alınması gereken bir konu çünkü bu önemli bir ikincil ham madde kaynağı. Materyal açısından bunların içinde altın, gümüş, bakır, platin, paladyum, rutenyum, rodyum, iridyum ve osmiyum gibi değerli metaller dahil 100’e yakın element yer alıyor. Yine kritik ham maddeler (kobalt, paladyum, indiyum, germanyum, bizmut ve antimon) ve alüminyum ile demir gibi kritik olmayan metaller içeriyorlar.
Küresel E-Atık Monitörü’ne göre, geçen yıl dünya genelinde 55,5 milyon ton, kişi başına 7,5 kilogram elektronik atık üretildi. 2019'da dünya çapı için bu sayı 53,6 milyon ton ve kişi başı ortalama 7,3 kilogramdı. Veriler, sadece 5 yılda yüzde 21 artışla e-atığı dünyanın en hızlı büyüyen evsel atığı haline getirdi. 2019'da üretilen küresel e-atıktaki ham maddelerin değeri yaklaşık 57 milyar dolara eşitti. Bu değere en çok altın, demir ve bakır katkıda bulundu.
2019’da, yüzde 17,4 oranında belgelenmiş toplama ve geri dönüşüm oranı ile 9,3 milyon ton e-atık, 10 milyar dolarlık ham madde değeriyle küresel olarak çevreye duyarlı şekilde geri kazanıldı.
Ve 4 milyon ton ham madde geri dönüşüme uygun hale getirilebildi.
Demir, alüminyum ve bakır geri dönüşümü, net olarak 15 milyon ton karbondioksit (CO2) emisyonu tasarrufuna katkı verdi.
Elektronik atık üretiminde 2030 tahmininin dünya geneli için 74,7 milyon ton ve kişi başı 9 kilogram olduğunu da ekleyelim.
En çok elektronik atığı hangi ülke üretiyor?
Rapora göre Çin, 10,1 milyon tonla dünyadaki en büyük e-atık üreticisi ancak kişi başına en çok elektronik atık üreten ülkelerin başında Norveç geliyor. Çinliler kişi başına 7,2 kilogram e-atık ile zirveden uzak.
Buna karşılık, birçok Avrupa ülkesi yılda kişi başına 20 kilogramın üzerinde elektronik atık üretimi yapıyor. İskandinav ülkeleri özellikle üst sıralarda. Norveç, kişi başına 26 kilogram e-atık ile sıralamada başı çekiyor. Bu, pilleri önemli derecede e-atık sayılan elektrikli otomobillerin ülkedeki yaygınlığıyla potansiyel olarak yükselen bir sayı. Birleşik Krallık kişi başına yaklaşık 24 kilogramla ikinci sırada yer alırken, Avustralya ve ABD 21 ile 22 kilogram arasında üretim yapıyor. Türkiye için bu sayı kişi başına 10,2 kilogram.
Geri dönüşüm gibi unsurlarla e-atıkların yönetilmesi, aralarında Türkiye’nin de olduğu 78 ülkede mevzuat, politika ve düzenleme kapsamında. Ülke sayısı 2014’ten bu yana 17 arttı.
Beyaz eşya, klima, lamba, telefon...
En çok atığın nerelerden çıktığına da bakalım.
İklimlendirme için veri 10,8 milyon ton. 2014'ten beri yüzde 7 artış var.
Aydınlatmada 0,9 milyon ton (yüzde 4 artış), beyaz eşyada 13,1 milyon ton (yüzde 5 artış), küçük aletlerde 17,4 milyon ton (yüzde 4 artış) ve küçük telekomünikasyon ekipmanında 4,7 milyon ton (yüzde 2 artış) söz konusu.
Ekran ve monitörler için atık miktarı 6,7 milyon ton. Sadece bu kategoride 2014'ten beri yüzde 1'lik azalmadan bahsetmek mümkün.
Cep telefonları ve bilgisayarlar gibi belirli cihazlarda kullanılan baz metaller (örneğin altın) nispeten yüksek bir konsantrasyona sahip. Bu da 1 ton e-atıkta 280 gram anlamına geliyor.
E-atık önlenemez ama geri dönüşümü önemli
Norveç örneğinde pillerin önemine değindik. E-atıkların hızlı büyümesindeki bir başka faktör de cihazların kısmen daha ucuz hale gelmesi. Ancak nadiren uzun süre dayanacak şekilde üretiliyorlar.
Tabii e-atık hacminin büyümesi aynı zamanda dünya çapında yaşam standartlarında artış olarak görülüyor. Çünkü giderek daha fazla insan günlük hayatını kolaylaştıran bu aletleri satın alabiliyor.
E-atıktaki büyüme tam da bu nedenle tamamen önlenemez ancak geri dönüşüm potansiyelinin aynı hızda büyümesi sağlanabilir ve uzmanlar da bunun gerekliliği konusunda uyarıyor.