Parçalı Bulutlu 2.8ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Dünya
AA 30.05.2020 13:05

2020 seçimleri öncesi Trump'ın Twitter ile çekişmesi büyüyor

Amerika Birleşik Devletleri'nde 2016 genel seçimlerine damga vuran Cambridge Analytica skandalının ardından 2020 seçimleri öncesinde ABD Başkanı Donald Trump ile sosyal medya şirketleri arasındaki kavga büyüyor.

2020 seçimleri öncesi Trump'ın Twitter ile çekişmesi büyüyor

Twitter, yanlış bilginin yayılmasının önüne geçmek için bazı paylaşımlarının altına eklediği "bilgiyi doğrulama" etiketini, Trump'ın California eyaletindeki "uzaktan oylama" hakkında attığı tweetlere de uygulayınca Trump, sosyal medya şirketlerinin denetim altına alınması için harekete geçti.

Trump, önceki gün sosyal medya şirketlerine yönelik yasal korumanın azaltılmasını ve bu şirketlerin daha sıkı denetlenmesini amaçlayan kararnameyi imzaladı. Yeni kararname ile ABD'de denetleyici kurumlara, Facebook ve Twitter gibi şirketlere karşı gerektiğinde yasal işlem başlatma yetkisi veriliyor.

Konu ile ilgili açıklama yapan Facebook CEO'su Mark Zuckerberg bu konuda Twitter'dan farklı düşündüklerini belirterek, "Facebook'un insanların sosyal medyada söyledikleri her şey hakkında yargıç rolünde olmaması gerektiğini düşünüyorum" dedi. Zuckerberg'in sözlerini alıntılayan Trump ise Facebook'un da bu karar dolayısıyla Twitter'ı eleştirdiğini söyledi.

BBC'nin uluslararası sitesinde yer alan habere göre, ABD'de İletişim Uygunluk Yasası'nın 230. maddesi kapsamında sosyal medya şirketleri yayımladıkları içerik sebebiyle haklarında dava açılabilen bir "yayıncı" olarak değil bir "platform" olarak değerlendiriliyor. Yasa bu sebeple sosyal medya şirketlerine içerik konusunda sorumluluktan muafiyet hakkı tanıyordu.

2020 seçimleri öncesi ABD'de sıkı önlemler

AA muhabirinin New York Üniversitesi Stern İş Ve İnsan Hakları Merkezi Tarafından Hazırlanan "dezenformasyon Ve 2020 Seçimleri: Sosyal Medya Sektörü Nasıl Hazırlanmalı" Raporundan Derlediği Bilgilere Göre 2020 Yılında Gerçekleşecek Amerikan Seçimleri Tıpkı Daha Önceki 2016 Seçimleri Gibi Maniple Edilme Riski Taşıyor

Raporda Amerikan seçmenlerinin Deepfake videolar, ülke içinden gelen dezenformasyon, dış ülkeler için çalışan Amerikalılar, Instagram, WhatsApp, İran ve Çin, Özel Şirketler ve dijital seçmenlerin baskılanması gibi alanlarda dikkatli olunması gerektiği bildirildi.

Raporda 2016 seçimlerinde yabancı trollerin en etkili oldukları platformun Instagram olduğuna dikkati çekilirken, Rus İnternet Araştırma Ajansı'nın (IRA) 2015 ile 2018 yılları arasında Instagram'da 187 milyon kullanıcı ile etkileşime geçtiği ve bu rakamın Facebook ve Twitter'dan daha yüksek olduğu vurgulandı.

2020'de yaşanabilecek manipülasyonlar üzerine harekete geçen FBI başta Facebook olmak üzere sosyal medya devleri ile görüşmüş ve aldıkları önlemleri değerlendirmişti. Twitter, sosyal medyada manipülasyona sebep olabileceği nedeniyle bütün siyasi reklamları ve ilanları yasakladığını duyurmuştu. Twitter CEO'su Jack Dorsey ise konu hakkında, "Dünya genelinde Twitter’da siyasi ilanlara son verme kararı aldık. Siyasi mesaj gönderme ayrıcalığının satın alınan bir hak değil, kazanılması gereken bir durum olduğuna inanıyoruz." açıklamasında bulunmuştu.

2016 seçimlerinde ne yaşanmıştı?

Cambridge Üniversitesinde araştırma görevlisi Aleksandr Kogan, Facebook aracılığıyla hizmet veren “this is your digital life” isimli kişilik testi uygulaması aracılığıyla 87 milyon kişinin bilgilerini depolamış, bu bilgileri 2016 yılında siyasi danışmanlık amacıyla faaliyet gösteren Cambridge Analytica şirketine satmıştı. İngiliz televizyon kanalı Channel 4'un açığa çıkardığı skandalda Cambridge Analytica şirketi, elde ettiği verileri 2016 Amerikan seçimlerini Donald Trump'ın kazanması için kullandığı iddia edilmişti.

Sıradaki Haber
Almanya'dan vatandaşlarının ülkeye getirilmesine destek veren Türkiye'ye teşekkür
Yükleniyor lütfen bekleyiniz