Ülke genelinde, ırkçılık ve sistematik polis şiddetine karşı protestolar 12 günü geride bırakırken, gösteriler sırasında daha fazla polis şiddetinin kameralara yansıması, halkın polis ve polisin müdahale sırasındaki uygulamalarına karşı öfkesini daha da artırdı.
Bütçe kesintisi, polis teşkilatlarının küçültülmesi ve tasfiye tartışmaları
Protestocuların polis şiddetine karşı reform talepleri, polis teşkilatının finansal kaynaklarının kesilmesi, küçültülmesi ve hatta tasfiye edilmesi tartışmalarını gündeme getirdi.
Geleneksel polis teşkilatının sorgulandığı ABD'de şiddeti önleyen, toplum temelli hizmeti teşvik eden ve kamu güvenliğini sağlayan yeni bir sistem kurulması tartışmaları başladı.
Polis reformları konusunda ilk adım, Floyd'un hayatını kaybettiği Minnesota eyaletindeki Minneapolis kentinden geldi.
Minneapolis yönetimi, "polisin gözaltı esnasında zanlının boynuna baskı uygulama yetkisinin yasaklanması" kararı aldı.
Minneapolis Kent Konseyinin bazı üyeleri, polis departmanının tasfiye edilerek yerine kamu güvenliğini sağlamaya yönelik yeni bir model getirilmesini teklif ediyor.
Minnesota eyaletinden Demokrat Temsilciler Meclisi Üyesi İlhan Omar da polis departmanının tasfiye edilmesi önerisine destek veriyor.
Minneapolis Belediye Başkanı Jacob Frey ise polis teşkilatının tamamen ortadan kaldırılmasına sıcak bakmıyor ve reformdan yana olduğunu söylüyor.
Minneapolis'te binlerce gösterici, dünkü eylemleri sırasında, "polis departmanın finansal kaynaklarının kesilmesi" çağrısı yaptı.
New York'ta, polis sayısının kademeli azaltılabileceği tartışılıyor
Los Angeles Belediye Başkanı Eric Garcetti, polis departmanına ayrılan bütçeden 150 milyon dolar keseceğini duyururken, Seattle Emniyet Müdürlüğü ise 30 gün boyunca polisin biber gazı kullanımını askıya alacağını açıkladı.
New York'ta, polis departmanının 6 milyar dolarlık bütçesinin evsizler, kira yardımı ve gençlik programları için kullanılabileceği, polis sayısının kademeli olarak azaltılabileceği tartışılıyor.
Protestoculara ''haydut'' benzetmesiyle ve daha sert önlemler alınması yönündeki açıklamalarıyla okları üzerine çeken ABD Başkanı Donald Trump ise kolluk güçlerine daha fazla bütçe verilmesini savunuyor.
Trump, Floyd'un ölümü ve protestolara yönelik eleştirilen tutumu konusunda geri adım atmayıp, daha fazla polis ve ulusal muhafız kullanılması konusundaki ısrarını sürdürdüğü sürece, protestolarının da davam etmesi bekleniyor.