Son zamanlarda İsrail askerleri "bazı kişileri arama gerekçesiyle" Batı Şeria'daki kentlere baskınlarını sıklaştırırken, Filistinlilerin ise bu baskınlara ciddi tepkiyle karşılık verdiği görüldü. Askerlerin baskınlar sırasında halkın öfkesiyle karşı karşıya kaldığı ve birçok bölgede arama yapamadan geri çekilmek zorunda bırakıldığı aktarıldı.
Filistinli uzmanlar, ABD'nin kararının ardından bölgede gerginlik artarken, İsrail'in baskınlarının da bunlara eklenmesiyle halkın öfkesini kabarttığını ifade etti.
"Mücadele ivme kazandı"
Siyasi analist Cihad Harb, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "ABD'nin Kudüs kararı ve İsrail'in politikaları Filistin'de gerginliği arttırıyor." diyerek, siyasi yollardan İsrail işgalinin bitmesi için ufukta olumlu işaretler bulunmadığını ve bu nedenle Filistinlilerin işgalcilerle mücadele için geçerli sebepleri olduğunu ifade etti.
Harb, yıllardır süren işgale ve haksız uygulamalara bir de İsrail'in baskınları ve yerleşim birimleri faaliyetlerine devam etmesi gibi durumlar da eklenince işgalcilere karşı mücadelenin ivme kazandığını aktardı.
Harb, "Gerginlik patlaması, kendini bazen eylemlerle ifade ediyor. Bunlar düzenli ya da düzensiz eylemler olabilir. Tamamen bir patlamadan bahsetmek için henüz erken. Ancak şartlar bunun altyapısını oluşturuyor. Şartların böyle devam etmesi de bu düzeye geçişi kolaylaştırıyor. Bu gidişat patlamak için bir kıvılcımı bekliyor. " dedi.
"İsrail, halkın yüreğine öfke tohumları ekti"
Filistinli siyaset uzmanı Refik Avad da ABD'nin Kudüs kararı sonrasında siyasi ufkun kapanmasının ve İsrail'in öldürme, gözaltına alma ve el koyma gibi uygulamalarla otorite sağlama çabalarının halkın kızgınlığını arttırdığını belirtti.
"Bunlara ek olarak fakirlik, işsizlik, İsrail'in Batı Şeria'daki kontrol noktaları ve yolları kapatması öfkeyi körüklüyor. İsrail, halkın yüreğine öfke tohumları ekti. Bu da halkın yaşam ile ölüm arasında bir fark görmemesine sebebiyet verdi. Siyasi değişim olmaması ve mesafe alınmaması bu hiddetin kabarmasına neden oluyor. Nereye varacağını ise önceden kestiremiyoruz."
Tüm kesimlere Filistinliler konusundaki politikalarını değiştirme çağrısında bulunan Avad, "İsrail, daha önce görülmemiş uygulamalarla halkı kontrol altına almaya çalışıyor. Abluka uyguluyor, kuşatma altına alıyor. Böylece bağımsız devlet hayallerini yıkmak için çabalıyor." diye konuştu.
"Filistinliler direnişte ivme kazandı"
Gazeteci yazar Ahmed Beytavi de son zamanlarda Nablus, Cenin ve diğer kentlerde yaşananların, halkın özellikle de gençlerin İsrail'e karşı mücadele ruhunu arttırdığını gösterdiğini belirtti.
"Halk birlik ruhuyla sınırlı imkanlarıyla işgalcilere karşı arananları koruyor ve savunmaya çalışıyor. Filistinliler, silahsız bir halk. Ancak her bir genç elinden geleni yapıyor. Mesela Ahmed Cerrar saklanırken, bazıları lojistik destek, bazıları yemek, gıda bazıları sığınak yardımı yaptı. İsrail de bazı gençleri 'yardım ve yataklıktan' gözaltına aldı. Bazıları doğrudan işgalcilere karşı koydu."
"Bunları anlatırken, birkaç kişiden bahsetmiyorum. Binlerce insandan söz ediyorum." diyen Beytavi, "İsrail ordusu da son Nablus ve Cenin baskınlarında bunu gördü. Filistinliler, direnişte ivme kazandı. Bu durum İsrail için tehlike çanlarını çaldırıyor."dedi.
İsrail ordusunun Batı Şeria'daki güçlerini arttırmaya karar verdiğine dikkati çeken Beytavi, İsrail'in gerginliğin ve mücadelenin yayılmasından endişe ettiğini kaydetti.
Kaynak: AA