Chicago'daki Amerikan Yerlileri Merkezi Derneği Başkanı Vincent Romero, yaşam alanlarını ve çevreyi tehdit ettiği gerekçesiyle Dakota petrol boru hattı projesinin iptal edilmesi gerektiğini söyledi.
ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde protestolara yol açan ve pazar günü yapımının durdurulduğu açıklanan boru hattı projesini AA muhabirine değerlendiren Romero, ABD hükümeti ve proje sorumlusu Energy Transfer Partners şirketinin, bölgede yoğun olarak yaşayan yerlilere, hukuka ve çevreye saygılı olması gerektiğini belirtti.
Projenin ABD'nin önemli su kaynağı Missouri nehrinin altından ve Standing Rock Sioux kabilesinin yaşam alanının 800 metre yakınından geçeceğine işaret eden Romero, "Olası bir petrol sızıntısı durumunda bölge halkının ve Missouri nehrinin su kaynaklarını kullanan milyonlarca Amerikalının hayatları tehlikeye girebilir." ifadesini kullandı.
Boru hattının su kaynaklarına yakın yapılmaması gerektiğini vurgulayan Romero, şirket yetkilileriyle masaya oturarak güzergah için farklı yollar ve yöntemler aranması gerektiğini aktardı.
Romero, yerlilerin proje şirketine endişelerini bildirdiğini ancak boru hattının güzergahının planlanması aşamasında kendileriyle iletişime geçilmediğini dile getirerek, "Su, yaşamsal bir kaynak. Şirket, bu boru hattının yapımıyla milyonlarca insanın su kaynaklarını tehdit ediyor. Dolayısıyla milyonlarca insanın hayatlarını tehlikeye sokuyor." dedi.
"Boru hattının geçeceği topraklar yerlilere ait"
Pazar günü ABD Ordusu Mühendislik Birimi'nin (USACE) boru hattına alternatif bir rota bulmak için projenin durdurulduğunu açıkladığını anlatan Romero, bu olumlu gelişmenin şirkete Standing Rock Sioux yerlileriyle diyalog kurma fırsatı sağlayabileceğini söyledi.
Romero, ABD'de petrol şirketlerinin büyük maddi imkanlara sahip olduğuna dikkati çekerek, "Ülkede petrol şirketlerinin yerli kaynakları suistimal etmesi olağan karşılanıyor. Projenin durdurulmasının bu bakış açısını değiştireceğini ümit ediyorum. Projenin iptal edilmesi, petrol şirketlerinin çevreye daha saygılı faaliyet göstermesi açısından emsal teşkil edecektir." diye konuştu.
Obama hükümetinin yerlilere destek olması ve petrol şirketlerinin de hukuka uygun faaliyet göstermesi gerektiğini anlatan Romero, şöyle devam etti:
"Maalesef, ABD hükümeti ile Amerikan yerlileri arasındaki ilişki tarih boyunca zayıf oldu. 1868'de Dakota'daki Lakota ve Arapaho kabileleriyle ABD hükümeti arasında imzalanan anlaşmada, bugün Kuzey Dakota'da söz konusu boru hattının geçeceği topraklar bu kabilelere verildi. Ancak proje yapılmaya başlandığında, yerlilerin şirkete itiraz etmesine rağmen boru hattının yapımı devam etti. Ayrıca, boru hattı için kazı çalışmaları yapılırken, şirket tarihi mezarlıklar ortaya çıkardı. ABD'nin federal yasalarına göre bu tür durumlarda kazının durdurulması ve gerekli izinlerin alınması gerekir. Ancak, şirket bunları yapmadı ve bölgedeki yerlilere bu konuda danışılmadı."
"Trump, Energy Transfer Partners'da hisse sahibi"
Romero, 1868'deki anlaşma gereğince ABD'li şirketlerin gerekli izinleri almadan yerlilerin topraklarına giremeyeceğini savunarak, ABD hükümetinin ve şirketin boru hattının yapımı ve rotası hakkında Standing Rock Sioux yerlileriyle iletişime geçmediğini ifade etti.
ABD'nin yeni seçilen başkanı Donald Trump'ın pazartesi günü söz konusu boru hattı projesine destek veren açıklamasına da değinen Romero, "Trump, Energy Transfer Partners adlı şirkette hisse sahibi. Ayrıca, Beyaz Saray'a geçtiği zaman petrol şirketleri üzerindeki kısıtlamaları kaldıracağını söylemişti. Bu nedenle durumdan umutlu değilim." şeklinde konuştu.
Proje sayesinde Kuzey Dakota'nın petrol kaynaklarıyla zengin Bakken bölgesinden çıkarılan ham petrolün, ABD'nin Güney Dakota ve Iowa eyaletlerinden geçerek Illinois'e taşınması hedefleniyor. Günlük ortalama 470 bin varil petrol taşıması planlanan bin 886 kilometre uzunluğundaki boru hattının 3 milyar 700 milyon dolara mal olması bekleniyor. AA