ABD Başkanı Joe Biden, son aylarda ülkedeki her üç yerleşim yerinden birinde felaket yaşandığını hatırlatarak, iklim değişikliği kaynaklı afetlerin 2021 bilançosunun, 100 milyar doları geçeceğini söyledi.
Geçen yıl 99 milyar dolara mal olan felaketlerin sebebinin iklim değişikliği olduğunu belirten Biden, iklim değişikliğine yol açanın da insanoğlu olduğunu vurguladı.
"İklim değişikliği" endişesi
Dünyada iklim değişikliğini kişisel tehdit olarak algılayanların sayısı da her geçen gün artıyor.
Amerikan Pew Araştırma Merkezi'nin anketine göre, dünyanın en zengin ülkelerinde yaşayanların üçte ikisi iklim değişikliğinin kendilerini etkilemesinden endişe ediyor.
Ankete katılanların yüzde 80’i de, iklim değişikliğiyle mücadele için yaşam ve çalışma tarzında değişiklikler yapabileceği görüşünde.
İklim krizini körükleyen diğer unsur: Küresel tarım sübvansiyonları
Küresel tarım sübvansiyonları da iklim krizini derinleştiren unsurlardan biri.
Birleşmiş Milletler’in (BM) hazırladığı rapora göre, yarım trilyon doları bulan sübvansiyonların yüzde 90’ı doğa ve insan sağlığı için zararlı. Zengin ülkelerdeki "devasa" et ve süt endüstrisinin küçülmesi, düşük gelirli ülkelerde kimyevi gübre sübvansiyonlarının azaltılması gerekiyor.
Dünyada gıda sistemi
Bu sübvansiyonlar iklim krizini körüklüyor, çoğunluğuna kadınların sahip olduğu küçük çiftlikler açısından eşitsizliğe yol açıyor.
Dünyada küresel gıda sistemi de çöküşte. 2020 verilerine göre, dünyada iki milyardan fazla kişi obezite ile mücadele ederken, 800 milyondan fazla insan açlık sınırında yaşıyor.