Michel, Avrupa Parlamentosunun Genel Kuruluna katılarak AB-İngiltere ilişkileri ve Brexit sonrası yapılması istenen anlaşmayla ilgili bilgi verdi.
"Bir anlaşma istiyoruz ama bu 'ne pahasına olursa olsun' anlamına gelmiyor." diyen Michel, şu ifadeleri kullandı:
"İngiliz dostlarımız yakın bir ilişki istediklerini söylüyor. Biz de bunu istiyoruz. Ancak İngiltere, AB tek pazarına girmek istiyor ama aynı zamanda bizim düzenlemelerimiz ve standartlarımızdan ayrı tutulmak istiyor. 'Hem karnım doysun hem pastam dursun' olmaz. İngiltere kendi geleceğiyle, kendi ekonomik modelinin geleceğiyle ilgili seçim yapmak zorunda."
Müzakerelerde sorunlu konular
AB ile İngiltere arasındaki müzakerelerde sorunlu başlıklar, adil rekabetin sağlanması, ticari anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği ve balıkçılık konuları oluşturuyor.
AB, İngiltere'nin Avrupa pazarında bulunmak istemesi gerekçesiyle İngiltere'nin sularını balıkçılık için kullanmak istiyor.
AB, müzakereler sonucunda bir anlaşma olmasa da İngiltere'nin Brexit Ayrılık Anlaşmasını uygulamasını istiyor. İngiltere ise AB'nin pozisyonunu değiştirmediği sürece ticaret anlaşması müzakerelerine devam edilemeyeceğini belirtiyor.
AB'nin İngiltere ile müzakerelerini yürüten Michel Barnier ise bir anlaşma için çalışmayı sürdürmek istediklerini belirterek "ne olursa olsun bir anlaşma olsun" yaklaşımında olmadıklarını ancak son ana kadar kapıları açık tutmaya devam edeceklerini söyledi.
Barnier, "Her iki taraf da yapıcı şekilde çalışmak, uzlaşmaya varmak ve yasal metinler üzerinde ilerleme sağlamak istiyorsa bir anlaşmaya erişilebilir." dedi.