Kuzey Kore'de 15 ay tutuklu kaldıktan sonra ülkesine döndüğünde hayatını kaybeden ABD'li üniversite öğrencisi Otto Warmbier'in ailesi, oğullarının Kuzey Kore'de "sistematik ağır işkence gördüğünü" ileri sürdü.
Warmbier'in ebeveynleri Fred ve Cindy Warmbier, ABD'nin Fox haber kanalında yayınlanan "Fox and Friends" programına verdikleri röportajda, ABD'ye iade edildikten sonra oğullarıyla ilk karşılaşmalarında neler yaşadıklarını ve Otto'nun sağlık duruma dair tanıklıklarını paylaştı.
Baba Warmbier, uçağa bindiklerinde oğullarını bir sedyeye bağlanmış halde, sarsılarak iniltiler çıkarırken bulduklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Kafası kazınmıştı. Kör ve sağır durumdaydı. Kolları ve bacakları deforme olmuştu. Ayağında kocaman bir yara vardı. Sanki biri alt dişlerini kerpetenle söküp yeniden takmış gibiydi. Kim Jong-un rejimi Otto'ya bilinçli ve sistematik işkence uygulamıştır. Bunun başka açıklaması olmaz."
Aile, Kuzey Kore yönetimini terörizm ile suçladı.
ABD Başkanı Donald Trump, röportajın yayınlanmasının ardından Twitter'da yaptığı paylaşımda, "Fox and Friends programını Otto Warmbier'in (1994-2017) ebeveynleriyle yaptıkları röportaj için kutluyorum. Otto, Kuzey Kore'nin akılmaz işkencesine maruz kalmıştır." ifadelerini kullandı.
Trump daha önce de Kuzey Kore yönetimini işkenceyle suçlayarak kınamış ve "Otto'yu daha önce ülkeye getirebilmeliydik." diyerek kendisinden önceki Obama yönetimini suçlamıştı.
Warmbier, 2016'da seyahat amaçlı bulunduğu ülkede kaldığı oteldeki bir propoganda posterini çalmak suçlamasıyla 15 yıl hapis ve ağır çalışma cezasına çarptırılmıştı. Amerikalı öğrenci, yaklaşık bir yıl hapiste yattıktan sonra haziran ayında sağlık durumu kötüye gittiği gerekçesiyle ülkesine iade edilmişti. Warmbier, ABD'ye ayak bastıktan yalnızca 6 gün sonra kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Doktorlar yaptıkları ilk muayene sonrasında Warmbier'in nörolojik olarak "tepkisiz uyanıklık halinde" olduğunu belirtmişti. Ailesi Warmbier'e otopsi uygulanmasına izin vermemişti.
Kuzey Kore yönetimi ise Warmbier'e işkence uygulandığı iddialarını reddetmiş, Amerikalı öğrencinin sağlık durumunun hapishanede yaşadığı gıda zehirlenmesi nedeniyle bozulduğunu ileri sürmüştü.