ABD'li emekli korgeneral Mark Kimmitt, Ortadoğu Enstitüsü uzmanı Hassan Hassan ve Washington Enstitüsü uzmanı Andrew Tabler ile Siyaset Toplum ve Ekonomi Araştırmaları Vakfı'nın Washington şubesinin düzenlediği "ABD'nin Suriye'den çekilmesi" konulu panele katıldı.
ABD Başkanının, Suriye'den çekilme kararının, Washington'da Trump karşıtlığı üzerinden yürütülmesinden dolayı bu konuda yapılan analizlerin yüzeysel kaldığını ifade eden Kimmitt, "Benim televizyonlarda veya yazılarımda da belirttiğim tezim hala geçerli, ABD'nin Suriye'den çekilmesi için meşru ve önemli ölçüde olumlu nedenler var." dedi.
Kimmitt, Trump'ın çekilme kararını meşru kılan nedenlerden biri olarak, DEAŞ'ın mutlak bir surette yenilgiye uğratılmasının mümkün olmadığını, örgütün tehdit teşkil etmeyecek şekilde geriletilebileceğini ve ABD öncülüğündeki koalisyonun da bunu büyük ölçüde gerçekleştirdiğini belirtti.
Terör örgütünün sözde halifeliğinin ortadan kaldırıldığını hatırlatan Kimmitt, 25'ten fazla ülkeden teröristi içinde barındıran örgütün, ABD'ye artık ciddi bir tehdit oluşturmadığını kaydetti.
Mark Kimmitt, sözlerine şöyle devam etti:
"Suriye'de DEAŞ'ı yenme ve imha etme planımızın ötesine geçmişiz. Suriye'de misyon genişlemesine dair kaçınılmaz belirtiler görmeye başladık. 40 bin kişilik güç eğitmekten bahsediyoruz. Bu, çok uzun yıllar alacak bir beklenti. Açık olmak gerekirse, Suriye'de bir gün siyasi bir çözüm olacaksa ve biz halen orada isek kuzeydoğuda barışı uygulama operasyonlarına katılmak zorunda olacağız. ABD'nin Suriye'de askeri varlığının artırılacağının ve devam edeceğinin Amerikan halkına anlatıldığını düşünmüyorum."
ABD yönetiminden bazı yetkililerin, Suriye'de İran ile mücadele edilmesi bağlamında, ülkedeki askeri varlığın devam edeceğine yönelik açıklamalarını da eleştiren Kimmitt, "Birincisi bu 10 yılı aşacak misyondur, ikincisi bu ülkede bulunmamızın gerekçelerini ihlal ediyor. Oradakiler, Askeri Güç Kullanma Yetki Yasası kapsamında yetkililer ve bu sadece DEAŞ ile mücadele için geçerlidir." değerlendirmesinde bulundu.
"YPG'nin cesur, demokratik ABD ortağı anlayışının sorgulanması gerekir." ifadesini kullanan Kimmitt, ABD ile terör örgütü YPG/PKK arasındaki ilişkinin "geçici, işlevsel ve taktiksel" olduğunu hatırlattı.
ABD'nin, misyonu tamamlandıktan sonra YPG/PKK'nın savunulmasına ilişkin sorumluluğu olduğu konusunda bir beklenti oluşmaması gerektiğini belirten Kimmitt, "Bizim yeni müttefikimizin geçmişine, neler yaptığına, neler yapmak istediğine ve uzun dönemli amaçlarının bizim orada yaptıklarımızla veya orada bulunma niyetimizle uyuşup uyuşmadığına da bakmalıyız." diye konuştu.
Suriye'de, Türkiye ile YPG/PKK'nın karşı karşıya gelmesinin kaçınılmaz olduğuna işaret eden Kimmitt, ABD'nin NATO müttefiki ile YPG/PKK arasında seçim yapmak zorunda kalmasının, Suriye'den çekilmenin meşru nedenlerinden birini oluşturduğunu vurguladı.
Kaynak: AA