Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ulusa seslenişinde cephedeki son gelişmeleri değerlendirdi.
Aliyev, "Biz bugün halkımızın ve devletimizin yeni tarihini, şanlı tarihini yazıyoruz. Biz öz toprağımız için savaşıyoruz, hak yolunda savaşıyoruz" açıklamasında bulundu.
#SONDAKİKA
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 4, 2020
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: Biz bugün yeniden tarih yazıyoruz. Cebrail şehri ve 9 köy işgalden kurtarıldı.https://t.co/Q2zO0MSarm pic.twitter.com/PmmCpf3yiK
"Cebrail şehri ve 9 köy daha işgalden kurtarıldı"
Bugün Cebrail kenti ile Karhulu, Şükürbeyli, Yukarı Maralyan, Çereken, Daşkesen, Horovlu, Decal, Mahmutlu ve Caferabat köylerinin Azerbaycan askerlerince kurtarıldığını açıklayan Aliyev konuşmasına şöyle devam etti:
"Dağlık Karabağ bizimdir, biz orayı alacağız. Uluslararası kuruluşların bu konuyu çözmesini 30 yıl bekledik."
"Paşinyan her gün dünya liderlerini arıyor ama ben kimseyi aramadım"
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın bir yıl önce "Dağlık Karabağ Ermenistan'dır." diyerek çözüm sürecini baltaladığını ve anlamsız kıldığına işaret eden Aliyev, AGİT Minsk Grubu eş başkanı ülkelere, eş başkanlara, Avrupa Birliği temsilcilerine defalarca Ermenistan'a baskı yapmaları ve yaptırım uygulamaları gerektiğini söylediğini vurguladı.
Aliyev, kendisine kulak verilmediğini belirterek şunları söyledi:
"Azerbaycan halkı ve cumhurbaşkanının bu durumu kabülleneceğini mi düşünüyorlar? Kutsal kentimiz Şuşa'nın Ermenilerin elinde kalacağını kabülleneceğimi mi düşünüyorlar? Şuşa'da sözde yönetimin başkanı 'yemin töreni' düzenlemişti. Şimdi yas töreni düzenleyecek. Fare gibi saklanıyor. Ortaya çıksın. Ermenistan başbakanı Şuşa'da dans ediyor ve bizim bunu kabülleneceğimizi mi zannediyor? Yanılıyor. Bunu hiçbir zaman kabüllenmeyeceğiz. Sözde yönetimin parlamentosunu Şuşa'ya taşımak da ne demek? Bu da Azerbaycanlılara hakaret etme girişimidir. Cebrail'e Ermenistan'dan yeni yol çekmek ne demek? Bu, orada yasadışı yerleşim yapılacağı anlamına geliyor. Lübnan'dan ve başka yerlerden Ermenileri getirerek bizim tarihi şehirlerimize yerleştiriyorlar. Tüm uluslararası konvansiyonları ihlal ediyorlar. Bunlara bir söz söyleyen oldu mu? AGİT Minsk Grupu, Avrupa Birliği bir açıklamada bulundu mu? Bulunmadı. Dediler ki bu bizi ilgilendirmiyor. Umursamıyorlarsa, şimdi de umursamasınlar. Bazı ülkeler bize iftira atıyor, bazı Avrupa ülkeleri bizi itham ediyor. Gitsinler aynaya baksınlar."
Azerbaycan'a karşı ithamların temelinin bulunmadığına dikkat çeken Aliyev, "Şimdiki durumda başlıca suçlu Erivan yönetimidir. Aynı zamanda bu konuya kayıtsız kalan ve her zaman Ermenistan'ı destekleyen bazı ülkeler de suçludur. Azerbaycan bu sorunu kendisi çözüyor ve 27 Eylül olaylarından önce Ermenistan'a 'gel teke tek' savaşalım demiştim. Şimdi ne oldu? Paşinyan her gün bir dünya liderini arıyor. Ben hiç kimseyi aramadım. Beni arayanlar oldu. Ama onun aramadığı, yalvarmadığı, elçi göndermediği, ayağına kapanmadığı adam kalmadı" dedi.
“Azerbaycan askeri onları köpek gibi kovuyor"
Azerbaycan’ın Karabağ’da başarılı bir şekilde ilerlemeye devam ettiğini belirten Aliyev, ”Azerbaycan askeri onları köpek gibi kovuyor. İşgal altındaki topraklarda Azerbaycan bayrakları dikiliyor. Azerbaycan askerleri siperlerinde duruyor, mevzileri bizim elimizde. Tanklarını biz sürüyoruz, diğer silahları da elimizde” ifadelerini kullandı.
Aliyev, operasyonların durması için Azerbaycan'ın şartlarını açıkladı
İlham Aliyev, Azerbaycan ordusunun operasyonları durdurması için ise şu şartları açıkladı:
"Ermenistan ordusu topraklarımızdan çıksın. (Paşinyan) Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü tanıdığını açıklasın. Azerbaycan halkından özür dilesin ve Karabağ'ın Ermenistan toprağı olmadığını söylesin. Bize Ermenistan ordusunun işgal ettiği topraklardan çekilmesinin takvimini versin. O zaman biz de ateşkesi sağlayacağız. Halbuki şimdi şiddetli çatışmaların devam ettiği zamanda bunu yapmak zordur. Çünkü biz dursak da onlar durmayacak. Fakat her bir durumda bunun üzerinde çalışılabilir."
İlham Aliyev kurtarılan bütün şehirleri, zarar gören camileri yeniden inşa edeceklerini, bu yerlere tarihi adlarının da yeniden verileceğini vurguladı.