Ulusal basındaki haberlere göre Scholz Almanya'da katıldığı iş forumunda küreselleşmenin çok sayıda insanı refaha kavuşturan bir başarı hikayesi olduğunu, savunulması gerektiğini ifade etti.
Scholz, "Ekonomik bağları koparmak doğru yanıt değil. Bazı ülkelerle ekonomik bağları koparmak zorunda değiliz. Açıkçası
Çin ile iş yapmayı sürdürmemiz gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Çin
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin'de düzenlediği basın toplantısında Scholz'un sözlerini olumlu karşıladıklarını belirterek "Çin de küreselleşmeyi destekliyor, ekonomik bağları koparma yaklaşımına karşı çıkıyor. İş birliğine odaklanmak ve ekonomik ve ticari bağlarını güçlendirmek yalnızca
AB ve Çin'in yararına olmayacak, aynı zamanda dünya ekonomisinin durgunluk içinde olduğu bu dönemde ekonomik toparlanmaya katkı sağlayacaktır" ifadesini kullandı.
Koronavirüs sonrası Çin'e ayak basan ilk G7 ülkesi lideri olacak
Öte yandan
ABD ve Çin basınında, Scholz'ın kasım başında Pekin'e ziyaret planladığına dair haberler yer aldı. Ziyaret gerçeklemesi halinde Scholz, COVID-19 salgının başlamasından bu yana Çin'e ayak basan ilk G7 ülkesi lideri olacak.
Scholz'un ayrıca 12-14 Kasım'da Endonezya'nın Bali Adası'nda yapılacak G20 Zirvesi'nde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmesi bekleniyor.
Scholz, selefi Angela Merkel'in ekonomik ilişkileri ön planda tutan yaklaşımına zıt olarak Çin'e karşı siyasi eleştiriler yöneltmekten kaçınmayan bir tutum izliyordu.
Scholz, geçen ay
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Çin'e BM'nin Uygur Özerk Bölgesi'ndeki azınlık haklarına yönelik önerilerini uygulama çağrısında bulunmuştu.
Almanya Başbakanı, bu yılın başında Japonya'ya yaptığı gezide Çin'i "sistematik rakip" olarak tanımlamıştı.