Almanya'da geçen yıl aşırı sağcılar tarafından 19 bin 105 suç işlendi. "21 Mart Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Günü" dolayısıyla Alman hükümetinin, aşırı sağcıların işlediği suçlara dair Federal Meclisteki soru önergelerine verdiği yanıtlardan derlenen bilgilere göre, ülkede mülteci akınının yaşanmasının ardından 2016'da aşırı sağcıların işlediği suçlar 23 bin 555 ile rekor sayıya ulaştı.
Aşırı sağcıların Almanya'da işlediği suçlara dair sayı 2017'de 20 bin 520, geçen yıl ise 19 bin 105 oldu ancak konuyla ilgili nihai raporun mayıs ayında açıklanacak olmasından dolayı 2018'e yönelik rakamların geçen yıllardaki seviyelere ulaşabileceği ifade ediliyor.
Uzmanlar, çoğu kişinin şikayette bulunmaması nedeniyle birçok suçun kayda geçmediğini ve gerçek sayıların daha yüksek olabileceğini belirtiyor.
Bin 72 şiddet eylemi
Söz konusu suçların önemli bölümü propaganda suçu olarak kayda geçerken, aynı dönemde toplam bin 72 şiddet eyleminde bulunuldu.
Aşırı sağcıların Ocak-Nisan 2018 döneminde 215 şiddet eylemi kayda geçerken, bu sayı ağustosta 563'e, yıl sonunda da bin 72'ye yükseldi.
Müslümanlara ve camilere saldırı
Almanya'da Ocak-Eylül 2018 döneminde camilere ve Müslümanlara 578 saldırı düzenlendi. Yılın ilk çeyreğinde 196, ikinci çeyreğinde 192 ve üçüncü çeyreğinde 190 saldırı kayda geçti. 2018'in dördüncü çeyreği için sayılar ise henüz açıklanmadı.
Müslümanlara yönelik saldırılar kapsamında hakaret ve taciz gibi suçlar işlenirken, camilere de "mala zarar verilmesi" ve "duvarlara yazı yazılması" şeklinde saldırılar oldu.
Söz konusu saldırılarda en az 40 kişi yaralanırken, saldırıların büyük bölümünü aşırı sağcılar düzenledi.
Mültecilere saldırılar
Almanya İçişleri Bakanlığının verilerine göre, 2018'de aşırı sağcılar tarafından mültecilere yönelik bin 775, mülteci yurtlarına karşı da 173 saldırı yapıldı. Saldırılarda 14'ü çocuk olmak üzere 315 kişi yaralandı.
Aşırı sağcılar geçen yıl Yahudilere yönelik de 670 saldırı gerçekleştirdi. Bunların 19'unun şiddet içerikli olduğu eylemlerde, 10 kişinin de yaralandığı belirtildi.
"Hastanede ırkçılık yaşadım"
Öte yandan, Almanya'nın başkenti Berlin'de yaşayan Türkler, inancından ve kökeninden dolayı uğradıkları ayrımcılığı ve yaşadıkları ırkçılığı anlattı.
Bir hastanede hemşire olarak çalışan Birgül Çaplı, ırkçı düşünceye sahip insanların var olduğunu kabul etmek gerektiğini söyledi.
Hastanede ırkçılıkla karşılaştığını belirten Çaplı, "Çalıştığım hastanede başörtülü olduğum için tedavi olmak istemeyenler veya arkamdan konuşanlar vardı" dedi.
"Ev bulamıyoruz"
Almanya'da 23 yıldır yaşayan Hilmi Türe de doğrudan ırkçı saldırıya maruz kalmadığını ancak günlük hayatta insanların mimiklerinden ve bakışlarından ırkçılığı her zaman hissettiğini vurguladı.
76 yaşındaki İsmail Oturmaz ise, uzun zamandan beri oturacağı evi bulmakta sıkıntı çektiğini ifade etti. Başvuru ve diğer gereken evrakları ilgili yerlere verdiğini anlatan Oturmaz, "Türk olduğumuzdan mı bilmiyorum ev vermiyorlar. Huzurumuz kalmadı" diye konuştu.
Almanya'ya 1972'de gelen emekli Osman Tutkun da, Türklerin Almanlar tarafından yeterli kabul görmediğini belirterek, "Sadece çalıştık. Çalıştığımız sürece Almancaya gerek yoktu. Ne zaman sokağa çıkıldı, işsizlik oluştu, milletin beli büküldü, iş gücünü kaybettik, o zaman Almancayı aramaya başladılar. Her gün her saatte her an yaşadık biz ırkçılığı, gizli kapaklı yapılsa da" değerlendirmesini yaptı.
"Mesut Özil'in yaşadıklarına bir bakın"
48 yaşındaki Oktay Torun ise, Alman Milli Futbol Takımı'nın eski oyuncusu Mesut Özil'in "Kazanırsam Alman kaybettiğimizde göçmen oluyorum" sözünü anımsatarak, "Mesut Özil Alman Milli Takımı'nı tercih ettiğinde biz biraz üzüldük ama aynı zamanda orada bir Türk oynuyor diye de sevindik. Adamın başına gelenlere bir bakın" dedi.
Mesut Özil'in herkesin içinden geçeni yaptığını dile getiren Torun, "Biz 60-70 yıldır burada çalışıyoruz. Önemli olan burada yapılan hizmetin karşılığının verilmesidir" şeklinde konuştu.
Torun, Almanya'da yaşayan Türklere çağrı yapıp, birlik ve beraberliği koruyarak bu tür sorunların üstesinden gelinebileceğini vurguladı.
Kaynak: AA