Berlin merkezli Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü'nün (DIW) yaptığı bir araştırmaya göre, Almanya'da 1991 ve 2015 yılları arasında özel hane halkı kişilerinin reel kullanılabilir geliri ortalama yüzde 15 arttı.
Nüfusun çoğunluğu, reel gelirdeki büyümeden fayda sağlarken, gelir dağılımının alt ucundaki gruplar bundan faydalanamadı.
Araştırmaya göre, standart gelir eşitsizliği ölçüsü olan ve 0 ila 1 arasında bir değer alan Gini endeksinde, değer ne kadar yüksek olursa ölçülen eşitsizlik de o kadar yüksek kabul ediliyor.
1991 ve 2005 yılları arasındaki dönemde, Almanya'da hane halkı pazar gelirinin Gini endeksi önemli ölçüde arttı ve devamında 2009'a kadar düştü.
Bu tarihten itibaren piyasa gelirlerindeki eşitsizlik yeniden arttı.
Gelir eşitsizliği 2015'te yaklaşık olarak 2000'lerin ortalarındaki ile aynı seviyeye geldi. Buna karşılık, harcanabilir hane geliri Gini endeksi 1991 ila 1999 arasında neredeyse aynı kaldı. Ardından 1999'da 0,25 olan endeks, 2005'te 0,29'a yükseldi.
Uluslararası karşılaştırmaya bakıldığında ise Almanya gelir eşitsizliğinde ortalamanın altında kaldı.
Göçmenler daha fazla yoksulluk riski altında
Araştırmada, ülkedeki yoksulluk riskine ilişkin de değerlendirmeler yer aldı. Buna göre yoksulluk riski 1990'ların ortalarında yüzde 11 seviyesindeyken, 2015 yılında yüzde 16,8 civarında kaydedildi.
Göç geçmişi olmayan nüfus içindeki yoksulluk oranı yüzde 13 olarak belirlendi. Göçmenlik geçmişi olan, yani yabancı bir ülkede doğmuş ve daha sonra Almanya'ya göç etmiş kişiler için ise bu oran yüzde 29 seviyesinde kaydedildi.
Diğer yandan, Almanya'daki Hans Böckler Vakfı bünyesindeki WSI'ın daha önce gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre Avrupa'nın lokomotif ülkesi Almanya'da gelir dağılımındaki eşitsizlik artıyor. Buna göre ülkedeki zengin ile fakir arasındaki fark 1993-2013 yılları arasında en yüksek seviyeye çıkmış durumda.
Kaynak: AA