Almanya’da seçimler sonucunda partilerin renklerinden dolayı "Jamaika” koalisyonu olarak adlandırılan ve Hristiyan Birlik partileri (siyah), Yeşiller (yeşil) ve Hür Demokrat Parti’nin (sarı) oluşturabileceği bir koalisyon hükümetinin kurulması beklenirken, bu üçlü koalisyonun ülke ekonomisine olası etkileri ve uygulayacağı AB politikaları da tartışılmaya başlandı.
Almanya’da pazar günü yapılan genel seçimi, Başbakan Angela Merkel’in lideri olduğu Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisi ve Bavyera eyaletindeki kardeş parti konumundaki Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partileri yüzde 33 oy alarak önde tamamladı.
Hükümetin mevcut ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ise yüzde 20,5’te kaldı.
Seçimlerden en karlı çıkan ise şüphesiz aşırı sağcı ve Nazi söylemlerine sahip Almanya için Alternatif (AfD) partisi oldu. AfD partisi yüzde 12,6 oy alarak ilk kez Federal Meclise girmeyi başardı.
Geçen seçimlerde yüzde 4,8 ile baraja takılan Hür Demokrat Parti (FDP) de bu seçimlerde yüzde 10,7 ile dördüncü parti oldu. Yüzde 9,2 ile beşinci parti olan Sol Parti ile yüzde 8,9 oy alan Yeşiller yeniden meclise girmeye hak kazandı.
Merkel liderliğindeki Hristiyan Birlik partileri, sandıktan birinci parti çıkmasına karşın hükümet kurabilecek çoğunluğa sahip değiller. Bu da ülkeyi yeniden bir koalisyon hükümetinin yöneteceği anlamına geliyor. Ancak mevcut hükümet ortağı SPD’nin, muhalefette kalacağını açıklamasının ardından “büyük koalisyon” ihtimali ortadan kalktı.
AfD ile hükümet kurmayacaklarını açıklayan ve hükümet kurmak için 316 milletvekiline ihtiyaç duyan CDU'nun ancak Yeşiller ve FDP ile koalisyon kurma imkanı bulunuyor.
CDU'nun siyah, FDP'nin sarı ve Yeşiller'in yeşil renklerinden dolayı Alman kamuoyunda "Jamaika" koalisyonu olarak adlandırılan bir üçlü koalisyon hükümetinin kurulma ihtimali yüksek görülüyor.
Ancak, söz konusu partilerin farklı politikalara sahip olması nedeniyle yeni koalisyon hükümetinin nasıl bir ekonomi ve Avrupa Birliği (AB) politikası izleyeceği tartışılmaya başlandı.
“Almanya kısa bir süre sonra önemli zorluklarla yüzleşebilir”
Barclays ekonomistleri tarafından hazırlanan bilgi notunda Almanya’nın, kısa bir süre sonra, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından önerilen bir Avro Bölgesi Maliye Bakanlığı kurulması da dahil olmak üzere, AB politikası açısından önemli zorluklarla yüzleşebileceği bildirildi.
Yeni koalisyonun zayıf çoğunluk ve seçim öncesine kıyasla daha farklı bakış açısına sahip olma ihtimali göz önüne alındığında, önemli reform uygulanmasının öncekinden daha az olası göründüğü aktarılan notta, “Almanya'daki güçlü iç ekonomik durumun ve dolayısıyla ekonomik reform için kısa vadeli teşviklerin olmamasının bir sonucu olarak, iktidar koalisyonunun AB meseleleri de dahil olmak üzere birçok ekonomik konuda statükoyu korumasının daha olası olduğuna inanıyoruz.” denildi.
Notta ayrıca Yeşiller ve FDP'nin de AB politikası hakkında karşıt görüşlere sahip oldukları yer aldı.
“Jamaika” koalisyonu en olası sonuç”
Commerzbank’taki uzmanlar tarafından hazırlanan bilgi notunda ise Almanya’da yeni hükümet için “Jamaika” koalisyonunun en olası sonuç olduğu belirtildi.
Bilgi notunda FDP'nin politika programının, Macron'un Avro Bölgesi'nin güçlü mali entegrasyonuna yönelik önerilerine karşı gelebileceği için, piyasalar tarafında avro açısından negatif görüldüğü kaydedildi.
Notta ayrıca “Bununla birlikte, piyasalar, Avro Bölgesi'nin halen mevcut uzun vadeli sistemik risklerini hafifletmenin bir yolu olarak, daha kapsamlı bir mali birliği göz önüne almaktadır.” ifadelerine yer verildi.
“Avrupa ve uluslararası politikalarda önemli bir değişiklik beklemiyoruz”
Berenberg uzmanları tarafından hazırlanan bilgi notunda ise SPD’nin yeniden "büyük koalisyonda" olmayacağını ve muhalefette kalacağını açıklamasının ardından Şansölye Merkel’in büyük olasılıkla dördüncü dönem için FDP ve Yeşiller ile yeni bir "Jamaika" koalisyonuna başkanlık edeceği kaydedildi.
Söz konusu bilgi notunda yeni hükümetin muhtemelen Noel'den önce göreve gelebileceği ve Avrupa ve uluslararası politikalarda önemli bir değişiklik beklenmediği aktarıldı.
Notta, “Jamaika” koalisyonunun ülkede gelir vergisi indirimlerine, dijital ekonomiye ve iklim değişikliğiyle mücadeleye daha fazla önem vereceği ancak emeklilik haklarını artırmayı daha az önemseyeceği öne sürüldü.
Yeni hükümetin aralık ayı ortasına kadar kurulması beklenirken, partilerin hükümet kuramama ve erken seçim ihtimali de bulunuyor.