Hanau ve Dietzenbach mezarlıklarında düzenlenen törende ırkçı terör saldırısında yaşamını yitirenler için Yasin-i Şerif okundu, dualar edildi.
Heumarkt Meydanı'nda düzenlenen resmi anma törenine Alman Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Hessen Eyalet Başbakanı Boris Rhein, Hanau Belediye Başkanı Claus Kaminsky, Türkiye'nin Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer ve şehir yöneticileri katıldı.
Federal İçişleri Bakanı Faeser, ırkçı saldırıda evlatlarını kaybeden ailelerin acısını paylaştığını ve ülkedeki aşırı sağcılığın toplumun barış içinde birlikte yaşamasını tehdit ettiğini söyledi.
Almanya’da pek çok kişinin aşırı sağcı kışkırtmayı, şiddeti, düşmanlığı ve dışlanmayı her gün yaşadığına işaret eden Faeser, "Aşırı sağcılık, toplumumuzun barış içinde birlikte yaşamasını tehdit etmeye devam ediyor." ifadesini kullandı.
Hanau Belediye Başkanı Kaminsky da burada yaptığı konuşmada, ırkçılık ve nefret söylemine karşı mücadele çağrısında bulundu.
Temel hakların değerli olduğunu vurgulayan Kaminsky, "Hepimizin paylaştığı sorumluluğu kabul edelim ve ülkemizdeki bireyler veya azınlıklar, onurlarından mahrum bırakıldığında ayağa kalkalım." dedi.
Irkçı saldırıda yaşamını yitirenlerin yakınları ise yaptıkları konuşmalarda, olayın tüm açıklığıyla ortaya çıkarılmasını isteyerek ırkçılığı ve yabancı düşmanlığını kınadı.
Şansölye Scholz, Hanau kurbanlarını andı
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, söz konusu terör saldırısının üçüncü yılı dolayısıyla Twitter hesabından paylaşımda bulundu.
Yaşamını yitiren 9 gencin isimlerini paylaşan Scholz, mesajında, "Şuna inanıyorum, toplumumuzdaki uyumu ancak kurbanların anısını görünür kılarak güçlendirebiliriz. Onların isimleri bizim siyasi mirasımızdır." ifadelerini kullandı.
Irkçı terör saldırısı
Hanau kentinde 19 Şubat 2020 gecesi iki kafeye düzenlenen ırkçı terör saldırısında, aralarında 4 Türk'ün de bulunduğu 9 kişi hayatını kaybetmişti.
Özel harekat timinin düzenlediği operasyonda, saldırıyı düzenleyen 43 yaşındaki ırkçı terörist Tobias Rathjen ve 72 yaşındaki annesi evlerinde ölü bulunmuştu.
Saldırgan Rathjen'in avcılık belgesi olduğu ve ardında bir mektupla video bıraktığı kaydedilmişti.
Dönemin Başbakanı Angela Merkel saldırıyla ilgili "Irkçılık zehirdir, nefret de zehirdir ve bu zehir toplumumuzda vardır." ifadelerini kullanmıştı.
Federal Savcılık tarafından Aralık 2021'de yapılan açıklamada, saldırıyla ilgili soruşturma kapsamında başka kişilerin suç ortağı, azmettirici veya yardımcı olduğuna ya da failin bir sırdaşı bulunduğuna dair yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği bildirilmişti.