Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ni Myanmar ve Arakanlı mültecilerin durumuna ilişkin bilgilediren Christine Schraner Burgener, yüz binlerce Arakanlının zorla yerinden edilmesine ve Bangladeş'e sığınmasına neden olan Myanmar ordusunun şiddet olaylarının üzerinden 18 ay geçtiğinin altını çizdi.
Arakan'daki şiddetin son bulması ve şiddet olaylarından etkilenenlere erişimin sağlanması gerektiğini vurgulayan Burgener, ''Cox’s Bazar'da umutları tükenen mültecilerinin son derece zorlu şartlarda yaşadığına ilk elden şahit oldum'' diye konuştu.
Arakanlı mültecilere ev sahipliği yapan Bangladeş'in son derece cömert olduğuna ancak mevcut durumun sürdürülemeyeceğine dikkati çeken Burgener, Budistlerden oluşan Arakan Kurtuluş Ordusu ile yaşanan çatışmaların ise Rohingya Müslümanlarının evlerine onurlu ve güvenli dönüşünü etkileyeceğinden endişe duyduğunu söyledi.
Burgener, Arakan dışında Kaçin ve Şan eyaletlerinde de ateşkesin sekteye uğradığını ve sivillere erişimin kısıtlandığını belirterek, barış sürecinin önemli kazanımları için taraflara itidal çağrısında bulundu.
ABD'den Myanmar'a krizin çözümünde yapıcı rol çağrısı
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Jonathan Cohen ise Myanmar hükümetini krizin çözümünde yapıcı bir rol oynamaya davet etti ve insan hakları ihlallerinden sorumlu olanların adalete teslim edilmesi çağrısı yaptı.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemlerini başlatmıştı.
Birleşmiş Milletlere (BM) göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 745 bine ulaştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti ise Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Kaynak: AA