Myanmar'ın 1970'lerden bu yana yürüttüğü sistematik baskılardan ve şiddet olaylarından kaçan Arakanlı Müslümanların Bangladeş'in Cox Bazar bölgesinde sığındığı kamplarda nüfus 1 milyonu aştı.
Arakanlı Müslümanlar, bu kamplarda her türlü hijyenik ortamdan yoksun, gelen yardımlara muhtaç şekilde son derece ağır şartlarda yaşam mücadelesi veriyor.
Bangladeş ve çevre ülkelerde Haziran'da başlayıp Eylül'e kadar devam eden muson mevsiminin neden olacağı şiddetli yağış ve fırtına, Arakanlı Müslümanların yaşadığı kamplar için ciddi tehdit oluşturuyor.
Bir afet ülkesi Bangladeş'in özellikle Cox Bazar gibi kıyı kesimlerinde hızı saatte 200-250 kilometreye ulaşan fırtınalar kopuyor, seller binlerce kişiyi etkiliyor. Bölgede 1970'de yaşanan Bhola hortumunda en az 300 bin kişi, 2007'deki Sidr hortumunda da en az 10 bin kişi yaşamını yitirdi.
200 binden fazla kişi evsiz kalabilir
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Andrej Mahecic, Arakanlı Müslümanların sığındığı kampların bulunduğu Cox Bazar'da hafta sonu hızı 70 kilometreye çıkan şiddetli rüzgar ve yağmurların 11 bin kişiyi etkilediğini ve bir bebeğin hayatını kaybettiğini söyledi.
Arakanlı Müslümanların bambu ya da plastikten yaptıkları derme çatma barınaklar, muson mevsimin getirdiği şiddetli yağış, rüzgar ve sellere karşı hiçbir savunma sağlamıyor.
Muson mevsiminde kamplarda yaşanabilecek toprak kaymaları nedeniyle 200 binden fazla kişinin evsiz kalmasından korkuluyor.
Acil durumda bir tahliye planı yok
Halihazırda hijyenden yoksun kamplarda muson mevsiminde kolera, sıtma ve difteri gibi salgın hastalıkların baş göstermesi de bir başka endişe kaynağı. Zira çok dar bir alanda yoğun nüfusun yaşadığı bölgede olası bir salgın kısa sürede yüzlerce kişinin ölmesine yol açabilir.
Bölgede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, salgın hastalıklara karşı aşı kampanyası yürütse de bunun yetersiz kalmasından endişe ediliyor.
Acil bir afet anında Arakanlı Müslümanları bölgeden uzaklaştıracak tahliye planı da yok.
Sivil toplum kuruluşları, Arakanlı Müslümanları afetlerden korumak için bölgede daha iyi altyapı çalışması yapmak istiyor ancak Bangladeş hükümeti bölgede kalıcı hiçbir yapıya izin vermiyor. Hükümet, kalıcı yapılar kurulduğunda Arakanlı Müslümanların Myanmar'a dönmek istemeyeceklerini ve Bangladeş'e yerleşeceklerini düşünüyor.
Bangladeş hükümetinin Arakanlı Müslümanları yerleştirmeyi planladığı Thengar Char Adası da muson mevsiminde tamamen sular altında kalıyor. İnsan hakları kuruluşları, adanın insan yaşamına elverişli olmadığını dile getirerek Bangladeş'in planını eleştiriyor.
Türkiye'den muson önlemi
Bölgedeki yardım faaliyetlerinin büyük bölümünü üstlenen Türkiye, muson mevsimde Arakanlı Müslümanların hayatlarını daha güvenilir ortamlarda sürdürmeleri için önlem almaya başladı.
Bu kapsamda Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), Cox's Bazar'daki Kutupalong kampında "Türk Tepesi" olarak bilinen bölgede bambu konut inşaatı çalışmalarını yürütüyor.
Arakanlı Müslümanların, Türkiye'nin inşa ettiği evlerde muson mevsiminin neden olacağı tehlikeleri daha güvenli şekilde atlatacağı umuluyor.
Ayrıca BM kuruluşları, hem bölgedekilere afetten korunma eğitimleri veriyor hem de musona dayanıklı yapılar inşa ediyor.
Myanmar verdiği sözleri yerine getirmedi
BM'ye göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçmak zorunda kalarak Bangladeş'e sığınanların sayısı 700 bini aştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve kuruluşların Arakan eyaletine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, bugüne kadar Arakanlı Müslümanların geri dönüşleri için verdiği sözleri de yerine getirmedi.
Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanlar ve insan hakları örgütleri, gerekli güvenli ortam sağlanmadan bu kişilerin Myanmar'a dönmelerinin yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Kaynak: AA