Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) ve BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) birlikte "Aşırı sıcaklar: Geleceğin Sıcak Dalgalarına Hazırlık" adlı bir rapor hazırladı.
Sıcak dalgalarının en ölümcül afetlerden biri olduğu ve şiddetlerinin giderek arttığı uyarısında bulunan raporda, iklim değişikliği etkisiyle potansiyel olarak tekrarlayan bu felaketleri önlemek için zaman kaybedilmeden adım atılması gerektiğinin altı çizildi.
"İklim krizi, tüm dünyada insani acil durumları tırmandırıyor"
Raporla ilgili yayımlanan basın bildirisinde görüşlerine yer verilen BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, "İklim krizi kontrol altına alınmadıkça, sıcak hava dalgaları ve sel gibi aşırı hava olayları en çok en savunmasız insanları vuruyor. Sıcak dalgalarının etkilerinin en şiddetli şekilde hissedildiği yerler, halihazırda açlıktan, çatışmalardan ve yoksulluktan darbe almış ülkelerdir." dedi.
IFRC Genel Sekreteri Jagan Chapagain ise "İklim krizi, tüm dünyada insani acil durumları tırmandırıyor. İklim krizinin en yıkıcı etkilerini önlemek için, özellikle en fazla risk altındaki ülkelerde, uyum ve hafifletme çabalarına eşit şekilde yatırım yapmalıyız." ifadelerini kullandı.
Eşitsizlikler derinleşebilir
Önümüzdeki on yıllarda, sıcak hava dalgalarının Afrika'daki Sahel Bölgesi, Afrika Boynuzu ile Güney ve Güney-Batı Asya gibi bölgelerde insanların fizyolojik ve sosyal sınırlarını zorlayacağına ve aşacağına dair tahminlerin yer aldığı rapora göre, insani ihtiyaçların zaten yüksek olduğu bu bölgelerdeki aşırı sıcak hava dalgaları, büyük çapta can kayıplarına, nüfus hareketlerine ve daha da derinleşen eşitsizliklere neden olabilir.
Aşırı sıcaklığın etkilerinin küresel olmasına karşın bazı grupların diğerlerinden daha fazla etkilendiği görüşüne yer verilen raporda, bu gruplara örnek olarak tarım işçileri gösterilirken, yaşlılar, çocuklar, hamile ve emziren kadınların da yüksek hastalık ve ölüm riski altında bulunduğu vurgulandı.
Raporda, sıcak hava dalgaları hakkında erken uyarı sistemi sağlanması, acil durumlarda ilk müdahaleyi yapan yerel aktörlerin hazırlıklarının desteklenmesi, yerel girişimlerin finanse edilmesinin yeni ve daha sürdürülebilir yollarının bulunması, insani müdahalenin artan aşırı sıcaklıklara göre adapte edilmesi ve insani yardım, kalkınma ve iklim alanlarında katılımın güçlendirilmesi gibi tavsiyelerde bulunuldu.