Kanada'nın resmi istatistik kurumu Statistics Canada tarafından Kanadalıların COVID-19 salgınına nasıl tepki verdikleri hakkında bilgi toplama amacıyla bir araştırma gerçekleştirildi.
43 bin Kanadalı ile yapılan araştırmaya göre, Çin kökenliler başta olmak üzere, Asyalı Kanadalıların büyük kısmı, salgınla birlikte yaşadıkları mahalle ve iş çevrelerinde ırkçı tacizlere maruz kaldı.
Salgının başlangıcından bu yana mahallelerinde "ırk, etnik köken veya ten rengi temelinde taciz veya saldırılarda bir artış" algıladıklarını söyleyen Çin asıllı Kanadalıların oranı yüzde 30 ile ilk sırayı aldı.
Irkçı tacizlere maruz kaldığını belirten bir sonraki grup ise yüzde 27 ile Koreliler oldu. 3. sırada yüzde 22 ile Filipinliler, Araplar ve Batı Asyalılar gibi bir karışımdan oluşan ve "kendilerini görünür bir azınlık grubuna ait" olarak tanımlayanlar, son sırada da yüzde 19 ile Güneydoğu Asyalılar yer aldı.
Araştırma, Kanada'daki Asyalıların COVID-19 salgını sırasında maruz kaldıkları ırkçı saldırılar ve sözlerle ilgili gittikçe daha fazla hedef alındıklarına dair en son kanıt olarak gösterilirken, en çok saldırının Montreal ve Vancouver kentlerinde olduğu ortaya çıktı.
Saldırıların yüzde 80’i sözlü, yüzde 20'si tükürme, hedefli öksürük ve doğrudan şiddet gibi fiziksel eylemler içerirken, tamamına yakını kamusal alan sayılan park, sokak veya kaldırımda meydana geliyor.
Saldırıya maruz kalanların büyük kısmı, karşılaştıkları durumu polise bildirmiyor.
Kanada basınında daha önce de halkın bir kısmının, COVID-19 virüsünün Çin’de üretildiğine inandıkları ve salgının Çin’in Wuhan kentinde başlamasını da buna delil olarak aldıkları şeklinde haberler çıkmıştı.