Bildiride, Ermenistan'ın artan saldırı ve provokasyonlarına karşı 27 Eylül 2020'de başlatılan ve 44 gün süren "Vatan Savaşı"nın sonucunda Azerbaycan'ın topraklarını işgalden kurtardığı hatırlatıldı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin ilgili kararları ve diğer uluslararası kuruluşların kararlarına uygun olarak ülkenin toprak bütünlüğünün temin edildiği ve yaklaşık 1 milyon Azerbaycanlı göçmenin ata yurtlarında yaşama hakkının sağlandığı kaydedildi.
Savaşta, Cebrayıl, Füzuli, Zengilan, Gubatlı ve Şuşa şehirleri de dahil 300'den fazla yerleşim biriminin kurtarıldığı anımsatılan bildiride, 10 Kasım 2020'de Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan liderlerinin imzaladığı üçlü bildiri ile Ermenistan'ın yenilgisini kabul ettiği ve Kelbecer, Ağdam ve Laçın illerinden ordularını geri çektiği, böylece sorunun askeri ve siyasi yollarla çözüldüğü belirtildi.
Bildiride, savaş sonrasında kurtarılan bölgelerin imar ve ihya edildiği, arazilerin mayınlardan temizlendiği, yıllardır temel hakları ihlal edilen göçmenlerin ata yurtlarına güvenli ve onurlu şekilde dönmelerinin amaçlandığı aktarıldı.
Zaman, para ve ciddi emek gerektiren bu süreçte sadece Azerbaycan değil, dost ve kardeş ülkelerin de rol aldığı vurgulanan bildiride, gelecek yıllarda yerinden edilmiş kişilerin evlerine dönüşlerine tanık olunacağının altı çizildi. Bildiride, Ermenistan'ın yaklaşık 30 yıllık saldırgan politikası, uluslararası hukuk ihlalleri ve savaş suçları dolayısıyla yargılanması için Azerbaycan'ın gerekli adımları attığı ve bu sürecin devam ettiği ifade edildi.
"Kalıcı barış" vurgusu
Faillerin cezalandırılmasının, adaletin sağlanması ve gelecekte bu gibi durumların tekrarının önlenmesi açısından önemine dikkat çekilen bildiride, şu ifadelere yer verildi:
"Kalıcı barışın, kalkınmanın ve ilerlemenin sağlanması Azerbaycan'ın gelecek stratejisinin temelini oluşturmaktadır. İşgal faktörünü ortadan kaldıran Azerbaycan, uluslararası hukuk ilkelerine, özellikle egemenlik, toprak bütünlüğü ve uluslararası sınırların dokunulmazlığı ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalınması kaydıyla Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmeye hazırdır. Bölgede barış ve güvenliği sağlamak için bu aşamada üçlü bildirilerin tam olarak uygulanması önemlidir ve Azerbaycan'ın bu yönde attığı adımlara Ermenistan'ın yanıt vermesi beklenmektedir.
Çatışmanın sona ermesiyle birlikte Güney Kafkasya'da yeni gerçekler ortaya çıktı ve herkesin bu gerçekleri kabul etmesi gerekiyor. Ermenistan, bölgesel iş birliği ile komşularına karşı yasa dışı ve asılsız toprak iddiaları arasında seçim yapmalıdır. Uluslararası toplum bu konuda olumlu rol oynamalı ve barışın alternatifinin olmadığını anlamaları için Ermenistan'a çağrıda bulunmalıdır. Ermenistan'daki intikamcı eğilimlere ve bu ülkenin silahlanmasına doğrudan veya dolaylı destek girişimlerine son verilmelidir."