Almanya'nın Köln kentinde düzenlenen Dünya Azerbaycanlılar Asamblesi forumunun sonuç bildirisinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyada barışın korunması için teröre karşı mücadelesi desteklenerek, bu konuda gösterdiği çabalardan övgüyle söz edildi.
Ameron Hotel Regent'te gerçekleştirelen ve çeşitli ülkelerden temsilcilerin katıldığı etkinlikte ayrıca, Birleşmiş Milletler Teşkilatı (BM) ve Almanya'ya da terörle etkin şekilde mücadele etme konusunda çağrıda bulunuldu.
Dünya Azerbaycanlılar Asamblesi Başkanı Rashad Guliyev, forum sonrası uluslararası alanda faaliyet gösteren derneklerinin amacının Azerbaycan ile dünya ülkeleri arasında diplomasi bağının kurulması, aynı zamanda dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan Azerbaycan Türklerinin milli meselelerine sahip çıkmak olduğunu söyledi.
Rashad Guliyev yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Türk devleti Azerbaycan devleti olarak zaten her zaman bizim yanımızdadır. 25 yıldır Azerbaycan tarihi bir işgale maruz kalmıştır, tarihimiz sahtekarlığa maruz kalmıştır. Ülkemizin yüzde 20'si işgal edilmiştir. Türk devlet başkanları her zaman bizim yanımızda olmuşlardır. Özellikle gördüğünüz gibi son NATO toplantısında Bakan Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuşmasında Ermeni milletvekillerine cevabı, Sayın Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmaları, devletimize her tarafta destek oluyorlar. Türkiye'nin ve Azerbaycan'ın ayrı ayrı sorunları yoktur, bizim sorunumuz hep birdir beraberdir. Biz sorunlarımızı ancak birlikte çözebiliriz."
Forumun sonuç bildirgesini okuyan Guliyev, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyada barışın korunması için teröre karşı mücadelesini desteklediklerini belirterek, Birleşmiş Milletler Teşkilatı (BM) ve Almanya'ya da terörle etkin şekilde mücadele etme konusunda çağrıda bulunuldu.
"Kıbrıs'ta yapılanlar soykırımdır"
Soykırım ve Terör Uzmanı Sefa Yürükel ise konuşmasında terör ve soykırım kavramlarının ikiz kardeş olduklarını, bu kavramlarının bazı egemen güçler tarafından kirli emellerine ulaşmak amacıyla kullanıldığını söyledi.
Yürükel, Kıbrıs'ta Türkmeneli ve Karabağ'da Türklere karşı yapılanların birer soykırım olduğunu ve bu konuda ilgili hükümetleri uluslararası mahkemelerde hak aramaya davet ederek, "Esasında bunun sorumlularının uluslararası mahkemelerde yargılanması gerekiyor ancak bu konuda teşebbüs edilmesi lazım, bunu da ancak devletler yapabilir. Bu konu çok ihmal edilmiştir. 1948 sözleşmesinden sonra yapılan soykırımların zaman aşımı yoktur yani sorumlular 100 yıl sonra da yargılanabilir, o bakımdan vakit geçmiş diye birşey söz konusu değildir." dedi.
Sefa Yürükel, açıklamasında şunları söyledi:
"Türkiye'ye karşı ve Kuzey Suriye'de, ayrıca Kuzey Irak'ta Irak Türkmenlerine karşı yapılan meselelerde bizzat batılı güçlerin, özellikle Amerika ve Almanya'nın bu konuda çok büyük rol üstlendiğini görebiliyoruz. Çünkü yakalanan elemanlar ve silahlar, aynı zamanda orada ölen ve eğitim verenlerin bunlar olduğunu çok iyi biliyoruz. Kendileri de artık saklamayıp bunları bizzat 'benim kara gücüm' diye tarif ediyor. Almanya'da uluslararası suç örgütü olan PKK'ya silah yardımı yaptığını saklamıyor. Bunları hem burada sığınmacı olarak saklıyorsunuz, eğitimini sağlıyorsunuz aynı zamanda Türkiye'ye karşı 'biz sizin terörizme karşı mücadelenizi destekliyoruz' diyorsunuz. Burada iki tezat konu vardır ve kabul edilebilecek bir şey değildir. Almanya'nın bu konudaki hassasiyetimizi göz önünde bulundurup teröre karşı tavır almasını bekliyoruz."