Ülkede yayın yapan Prothom Alo ve Daily Star gazetelerine göre, ülke genelindeki protestolarda göstericiler ile polis arasında arbede çıkması sonucu 19 kişi daha yaşamını yitirdi.
Kamu sektöründe kontenjan ayrılması kararına karşı başlatılan protestolarda ölü sayısı 25'e yükselirken, yüzlerce kişi de yaralandı.
Bangladeş'te protestolar sürerken göstericiler, ülke genelinde "hayatı durdurma eylemi" başlatmıştı.
Protestoların başkoordinatörlerinden Asif Mahmud, ülke genelinde "hayatı durdurma eylemi" ilan ettiklerini, bu kapsamda hastaneler ve acil servisler dışındaki tüm kurum ve kuruluşların faaliyet göstermesine izin verilmeyeceğini duyurmuştu.
Bangladeş'te kamuda işe giriş pozisyonlarının yüzde 56'sı belirli demografik gruplar ve sınıflar için ayrılırken, bunun yüzde 30'u, 1971'deki Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerini kapsıyor.
Söz konusu kontenjanlar, ülke çapındaki protestolar üzerine 2018'de kaldırılmıştı.
Yüksek Mahkemenin, geçen ay kontenjan sisteminin yeniden uygulanması kararı almasının ardından protestolar başlamıştı.
Dakka, Chattogram ve Rangpur kentlerinde süren protestolarda, arbede çıkması ve buna polisin müdahalesi sonucu 16 Temmuz'da 6 kişinin yaşamını yitirdiği, yaklaşık 250 öğrencinin yaralandığı bildirilmişti.
Bangladeş Yüksek Öğretim Kurumu, "öğrencileri korumak amacıyla tüm devlet ve özel üniversitelerin bir sonraki duyuruya kadar kapatılmasını" istemişti.
Dhaka Tribune gazetesinin haberine göre, protestoların düzenlendiği Dakka Üniversitesi dahil ülkedeki bazı üniversiteler, süresiz olarak kurumlarının kapatıldığını duyurmuştu.
Üniversitelerin kapatılması kararına rağmen öğrenciler, okulları terk etmeyi reddetmişti.
Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid, dün, söz konusu protestolarda hayatını kaybeden öğrencilerin ölümünün araştırılması için komite kurulması emrini verdiğini belirtmişti.