Yüzyıllardır sahip oldukları özgürlükleri, 1898'de Amerikalılar, ardından 1946’da Filipinliler tarafından alınan Morolar, Temmuz 2018’de Manila hükümetiyle imzalanan kapsamlı özerklik anlaşmasını oylamak için 21 Ocak’ta sandık başına gidecek.
Anlaşmanın onaylanması halinde Morolar, 121 yıl sonra kendi bölgelerini yönetebilme fırsatını yakalayacak.
Tarihi süreç
İspanyollar, 16. yüzyılın başında işgal ettikleri ülkeyi, 19. yüzyılın sonunda Amerikalılara teslim etti. ABD de 1946’ya kadar yönettiği bölgeyi, çoğunluğunu Hristiyanların oluşturduğu Filipinlilere bıraktı.
ABD'nin işgali boyunca özgürlüklerinden yoksun kalan Moro halkı, daha sonra Manila hükümetinin bölgede sürdürdüğü Hristiyan iskanı politikası nedeniyle zor günler geçirdi.
Bölgenin bağımsızlığının gerçekleşmesi amacıyla Müslüman halktan Nur Misuari ve Selamet Haşim’in öncülüğünde 1972 yılında Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi (MUKC) kuruldu.
Libya'daki müzakerelerde görüş ayrılığı
Zamanın MUKC lideri Nur Misuari’nin Aralık 1976’da Libya’nın başkenti Trablus’ta Filipinler devletinin taraf olduğu “Trablus Agremanı” görüşmelerine Moroları temsilen katılarak “özerklik” şartlarını kabul etmesi, MUKC’yi ikiye böldü.
Haşim, kendilerine sunulan şartların aldatmaca olduğunu, Bangsamoro Müslümanlarının “bağımsızlığı” hak ettiğini ve özgür olana dek görüşmeleri sürdürmeleri gerektiğini ilan etti.
Hedeflerini “Filipinler’in güneyinde bağımsız bir devlet” olarak beyan eden Haşim, MUKC'den ayrılarak Moro İslami Kurtuluş Cephesini (MİKC) 1976 yılında kurdu.
Manila hükümeti varılan uzlaşmayı yeterince uygulamadı
Filipinler'in, Trablus Agremanı’nı yeterli seviyede uygulamaya koymaması ve anlaşma kapsamındaki vilayetlerin sayısını azaltması, görüşmeleri akamete uğrattı.
MUKC ve MİKC, 1980’lerden sonra Manila hükümetiyle defalarca müzakere etmelerine rağmen sağlıklı bir anlaşma zemininde buluşamadı.
Öte yandan, Moro bölgesi, o dönem sürdürülen bazı müzakereler sonucunda ortaya çıkan kısmi özerklikler kapsamında Müslümanların bazı dini bayramlarının kabulü, faizsiz bankacılık ve Müslüman İşleri Bakanlığı gibi bazı kazanımlara kavuştu.
Taraflar arasında 1997 yılında ateşkes görüşmeleri başladı. 2012 yılında ise barış müzakerelerinin yeniden başlamasıyla hükümet ile MİKC arasında ateşkes ilan edildi.
Rodrigo Duterte süreci hızlandırdı
Moro barış görüşmeleri, Filipinler’de 2016 yılında yapılan devlet başkanlığı seçimini, 22 yıl Davao kentinin belediye başkanlığını yürüten Rodrigo Duterte'nin kazanmasıyla ivme kazandı.
Duterte, seçim kampanyalarında çatışma ortamının sonlandırılması vaadinde bulunmuştu.
Yaklaşık 12 bin silahlı üyesi bulunan MİKC ile merkezi hükümet arasında, Mindanao'da 2016'da, Bangsamoro adlı yeni bir özerk bölge oluşturulmasında mutabakata varıldı.
MİKC, 2017'de hükümet ile vardıkları barış anlaşması kapsamında hazırladıkları yeni Bangsamoro Temel Yasa Tasarısı'nı Devlet Başkanı Duterte'ye sundu.
Filipinler'de Kongre, mayıs ayında Müslüman nüfusun yoğun yaşadığı Mindanao eyaletinin bir bölümü ve çevresindeki adalara özerklik tanınmasını öngören Bangsamoro Temel Yasası'nı onayladı.
Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, temmuz sonunda imzaladığı Bangsamoro Organik Yasası’nı (BOL) Moro İslami Kurtuluş Cephesine (MİKC) teslim etti.
Malacanang Sarayı’nda düzenlenen törende yasayı MİKC lideri El Hac Murad İbrahim’e teslim eden Duterte, burada yaptığı konuşmada, “on yılların çatışmasını sonlandırdıklarını" söyledi.
Özerklik anlaşması
Duterte'nin imzasıyla yürürlüğe giren Bangsamoro Organik Yasası ile bölge Müslümanlarının hukuki ve ekonomik kazanımları artacak.
Bangsamoro hükümetinin kurulmasıyla bölgede şeri hükümlerin uygulanacağı İslam Hukuku mahkemeleri açılacak.
Bölgedeki idari yetkiler, ulusal hükümetten Bangsamoro hükümetine devredilecek.
Ayrıca eski Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi (MUKC) ve Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MİKC) unsurları kolluk kuvvetlerine katılabilecek.
Kaynak: AA