Yerel basında çıkan haberlere göre, uluslararası koruma başvurusunda bulunan sığınmacıların barınma sorunu yaklaşık 3 yıldır devam ediyor.
Uluslararası koruma başvurusunda bulundukları için yasal olarak barınma hakkına sahip sığınmacılar, barınabilecekleri bir yer tahsis edilmemesi nedeniyle sokaklarda yaşamak zorunda kalıyor.
Barınma için bekleme listesindeki kişi sayısı artmaya devam ederken, yılın başında 3 bin olan bu sayı, temmuzda yaklaşık 4 bine ulaştı.
Ülkenin çeşitli noktalarında sığınmacılar için ayrılan merkezlerde toplam 35 bin 704 yatak bulunurken, bunların yüzde 95'inin dolu olduğu tahmin ediliyor.
Ülkenin bu yıl şimdiye kadar 20 binden fazla iltica başvurusu almasıyla son yılların rekorunun kırıldığı belirtiliyor.
Sığınmacılarla ilgilenen ana STK'lerden "Refugee Work Flanders"ın sorumlusu Thomas Willekens, geçen yıl sadece eylül ve ekimde yaklaşık 7 bin başvuru yapıldığı bilgisini vererek, "Eylül ve ekim aylarında gördüğümüz eğilim bu yıl da devam ederse yeni bir rekor sayıya ulaşmamız çok muhtemel" ifadesini kullandı.
Belçika'da sığınma başvurusu yapmak isteyenlere barınacak yer bulunmamasıyla ilgili uzun süredir kriz yaşanıyor.
Devlet, mülteci kabul merkezlerinin kapasitelerinin dolmasını gerekçe göstererek yükümlülüğünü yerine getirmiyor.
Gönüllü avukatlar, Brüksel mahkemelerinde Belçika devletine karşı binlerce dava kazanıyor. Avukatlar, mahkeme kararlarına riayet edilmemesi üzerine sığınmacıların davalarını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşıyor.
AİHM'in yüzlerce sığınmacıya barınma sağlamaması nedeniyle Belçika aleyhine defalarca kez ihtiyati tedbir kararı almasına rağmen sığınmacılar, sokaklarda kalmaya devam ediyor.