Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne sunulan DEAŞ ve El-Kaide raporunda, DEAŞ savaşçılarının birçoğunun Afganistan'a gittiğine dikkat çekildi.
Raporda, Afganistan'da 3 bin 500 ile 4 bin 500 arasında DEAŞ mensubunun bulunduğu ve bu sayıların giderek artığı belirtildi.
Libya'da ise 3 bin ile 4 bin DEAŞ mensubunun olduğunun tahmin edildiği ifade edilen raporda, ''Suriye ve Irak'ta 20-30 bin civarında DEAŞ mensubunun olduğu tahmin ediliyor'' bilgisine yer verildi.
Terör örgütü DEAŞ'ın Suriye'nin doğusunda hala direnç gösterdiği belirtilen raporda, örgütün, Suriye'de hala saldırılar düzenleyebileceği, Irak'ta ise kontrol ettiği bölgeler olmamasına rağmen çölde ve başka yerlerde saklanan ''uyuyan hücreleri'' olduğu kaydedildi.
''Suriye'de en güçlü örgüt El Nusra Cephesi''
Suriye'nin güneyinde Ürdün sınırında Rukban kampında yaşayan DEAŞ savaşçılarının aileleri arasında ''uyuyan hücreler'' olabileceği uyarısı yapılan raporda, Suriye'de şu an en güçlü örgütün El Nusra Cephesi olabileceği ifade edildi.
Raporda ayrıca DEAŞ'ın gelir kaynakları kurumasına rağmen Suriye'nin kuzeydoğusunda petrol gelirlerinin bir kısmının örgüte gittiği belirtildi.
'El Kaide, Somali, Yemen ve Sahel'de daha güçlü''
El Kaide terör örgütünün Somali, Yemen, Güney Asya ve Sahel bölgesinde DEAŞ'tan daha güçlü olduğu vurgulanan raporda, örgütün uzun vadede uluslararası güvenliğe DEAŞ'tan daha fazla tehdit teşkil edebileceği uyarısı yapıldı.
Yemen'de de 250 ile 500 DEAŞ mensubunun bulunduğu ancak El-Kaide'nin varlığını daha fazla gösterdiği ülkede 6 bin ile 7 bin savaşçısının bulunduğuna dikkat çekildi.
Sahel bölgesinde ise DEAŞ'ın Mali ve Nijer arasında sınırda aktif olduğu belirtilen raporda, bölgede El-Kaide bağlantılı Jama'at Nusrat al-Islam wal-Muslimin daha fazla etkin olduğu ifade edildi.
Raporda, Somali'de de El-Kaide bağlantılı Eş-Şebab'ın etkin olduğu ancak DEAŞ'ın merkeze ve Somali'nin güneyine doğru genişleme gibi stratejik bir hedefi olduğu kaydedildi.
Kaynak: AA