İngiltere’de ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin lideri Jeremy Corbyn, Suriye'de Birleşmiş Milletler'e (BM) ait insani yardım konvoyuna yönelik saldırının "savaş suçu" olabileceğini kaydetti.
Partisinin genel başkanlığına dün yeniden seçilen Corbyn, İngiliz devlet televizyonu BBC'nin canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson'ın, Rusya'nın Halep'e insani yardım taşıyan BM konvoyuna karşı saldırısını "savaş suçu" olarak değerlendirmesi hatırlatılarak kendisinin saldırıyla ilgili görüşünün sorulması üzerine Corbyn, "Bana da öyle görünüyor. Kesinlikle korkunç. Yardım konvoyu orada anlaşma gereği bulunuyordu. Oradaydı, çünkü insanları rahatlatacak bir ateşkes sürecindeydik. Bu yapılanı anlamak mümkün değil." dedi.
Suriye'de acil şekilde ateşkesin sağlanması için siyasi diyaloğa girilmesi gerektiğini belirten Corbyn, İngiltere'nin Suriye politikasını da eleştirerek, şunları kaydetti:
"Ben olsam en başından Cenevre görüşmelerinin içinde olurdum. Ben soruna en başından siyasi çözüm bumak için çalışır, İran’la ve Suudi Arabistan’la ve ilgili herkesle görüşürdüm. Irak’tan, Libya’dan çıkan derslere bakın. Bunlar pek çok şeyi yapabileceğimiz halde yapmadığımızı gösteriyor. Siyasi görüşmeler olmak zorunda. Sorunları kaynağında ele alan bir siyasi yaklaşım gerekiyor."
İngiltere'nin Suriyeli sığınmacılar konusunda da üzerine düşen rolü yerine getirmesi gerektiğini ifade eden Corbyn, "Onları kamplarda bırakmak yerine evlerine geri dönmelerini sağlayacak bir siyasi çözüm için çaba harcamalıyız. Yıllarca kamplarda yaşamalarına seyirci kalamayız." diye konuştu.
Askerlere muafiyet tartışması
Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Irak ve Afganistan'da görev yapan İngiliz askerlerinin insan hakları ihlali soruşturmalarından muaf tutulması yönündeki geçen hafta dile getirdiği teklifle ilgili değerlendirmesi de sorulan Corbyn, "Irak'ta ve Afganistan'da görev yapmış bazı askerlerle görüştüm. Çalışmaları istenen koşulların korkunç olduğunu biliyorum. Ancak askerlerin davranışıyla ilgili uluslararası anlaşmalarda imzamız var. Soruşturmalar olmak zorunda. Asla soruşturulmasın demek ileri gitmek olur." görüşünü dile getirdi.
İngiltere Dışişleri Bakanı Johnson, BBC'ye verdiği röportajda, Halep'e yardım taşıyan BM konvoyuna bu hafta yapılan saldırıya ilişkin olarak, "Putin rejimi sadece Esed'e tabancayı uzatmıyor, Putin aynı zamanda tabancayı da ateşliyor. Halep'de trajik bir durumla karşı karşıyayız. Halep barbarca bombalanıyor. 2013 yılından bu yana Batı'nın uygulanabilir bir askeri tepkisi olmadığını söyleyebiliriz. Rusya'ya karşı yaptırımları sıkılaştırıyoruz. Rusya bu savaşı daha korkunç hale getirmekle sorumludur. BM yardım konvoyuna saldırısında kasıt olup olmadığı incelenmeli. Bu savaş suçudur." demişti.
İngiltere'nin 2003'te Irak'ın istilasına katılmasına karşı yürütülen kampanyanın önemli isimlerinden Corbyn, ülkesinin Afganistan, Libya ve Suriye'ye askeri müdahalesine de muhalefetiyle tanınıyor. İşçi Partisi içinde "aşırı sol"un temsilcisi olarak görülen Corbyn, sonucu dün açıklanan genel başkanlık seçiminden parti üyelerinin yüzde 61,8'inin oyunu alarak ezici galibiyetle çıktı. AA