Bakanlık Basın Sözcüsü Vu Çien, başkent Pekin'de düzenlediği olağan basın toplantısında, 15 Haziran'da iki ülkenin sınır bölgesinde yaşanan çatışmaların arka planı anlattı.
Hindistan tarafının, nisan ayından bu yana Çin'in egemenlik hakkı iddia ettiği Galvan Vadisi tarafında inşa faaliyetlerini yürüttüğünü anlatan Vu, ülkesinin bu durumu birçok kez protesto ettiğini anımsattı.
Vu, iki taraftan askeri yetkililerinin 6 Haziran'da bir araya geldiğini ve toplantıda sınır bölgesindeki gerilimi düşürmek üzere tüm önlemleri almak için uzlaşı sağlandığını aktardı.
Hindistan’ın bu uzlaşı çerçevesinde Galvan Vadisi’ne geçmemeye, burada devriye ve inşa faliyetlerine girmemeye söz verdiğini hatırlatan sözcü Vu, 15 Haziran’da ise Hint sınır birliklerinin daha önce iki tarafın vardığı uzlaşmayı açıkça ihlal ettiğini ve Çin tarafını kasten kışkırttığını savundu.
Vu, Çinli askeri yetkililerin, konuyu müzakere etmek üzere sahaya vardığı sırada Hintli askerlerin aniden ve şiddetli şekilde saldırısına maruz kaldığını ifade ederek, "Bu olay, iki tarafın yoğun şekilde fiziksel çatışmasına neden oldu, ölü ve yaralılarla sonuçlandı. Bu olay tamamen Hint tarafının uzlaşmayı ihlal etmesinin, giriştiği tek taraflı provokasyonun sonucudur ve tamamen iki tarafın kabul ettiği sınır bölgesinin Çin tarafında meydana gelmiştir. Sorumluluk tümüyle Hint tarafına aittir." dedi.
Sözcü Vu ayrıca, Hindistan’a, olayın sorumlularını ciddi şekilde cezalandırması ve sınır koruma birliklerini disiplin altına alması yönünde çağrı yaptı.
Bölgede gerilimi yükselten süreç
Hindistan'ın kuzeydoğusundaki Ladakh bölgesinde 15 Haziran'da 20 Hint askerinin ölümüyle sonuçlanan çatışmaya neden olan ve bölgede tansiyonu yükselten süreç, Çin askerlerinin mayıs başında üç noktadan Ladakh bölgesine girmesi, burada çadır ve askeri karakollar kurmasıyla başlamıştı.
Çin askerlerinin, "bölgeden ayrılmaları" yönünde defalarca yapılan sözlü uyarılara aldırış etmediği ifade edilmiş, iki ülke arasında bir diğer tartışma konusu Sikkim eyaletinde de Çin ve Hint askerleri arasında çatışmalar yaşanmıştı.
İki ülke askerlerinin Ladakh bölgesinin doğusunda ve Sikkim eyaletinde karşı karşıya gelmesinin ardından gözler bu bölgeye çevrilmişti.
Öte yandan, haziran başında iki ülke dışişleri bakanlığı yetkililerinin sınırda artan gerilimi video konferans yoluyla görüştüğü açıklanmıştı.
Hindistan, anlaşmazlığın barışçıl müzakereyle üstesinden gelinmesi konusunda Çinli yetkililerle hemfikir olunduğunu bildirmiş, Pekin yönetimi de iki ülkenin gerilimin düşmesine ilişkin konsensüse vardığını duyurmuştu.
Çin ve Hindistan arasındaki 3 bin 500 kilometrelik sınır hattının büyük bölümü, iki ülke arasında egemenlik tartışmalarına neden oluyor.
Pekin yönetimi, "Güney Tibet" olarak adlandırdığı Hindistan'ın Arunaçal Pradeş eyaletindeki 90 bin kilometrekarelik toprakta hak iddia ederken, Yeni Delhi, Aksai Chin platolarını kapsayan 38 bin kilometrekarelik alanın Çin tarafından işgal edildiğini savunuyor.
Taraflar, uzun yıllardır süregelen görüşmelere rağmen egemenlik ihtilaflarını çözemezken, iki ülke arasındaki gerilim, 2017'de de Çin'in bölgedeki bir sınır yolunu tartışmalı bir platoya uzatmaya çalışması üzerine artmıştı.