South China Morning Post gazetesinin haberine göre, COVID-19'un Hubey eyaletine bağlı 11 milyonluk Wuhan kentinde ortaya çıkması ve sonrasında eyaleti merkez üssü haline getirerek, ülke geneline yayılması, "çevrimiçi ve fiziki takip sistemi" gibi sıkı önlemleri de beraberinde getirdi.
Salgının kontrol altına alınması adına Wuhan'da kent sakinlerinin sokak sokak, ev ev izlenmesini sağlayan sistem, her bir bireyin sosyal mesajlaşma uygulaması WeChat üzerinden çevrimiçi olarak takip edilmesinin yanı sıra yerel hükümetin bölgedeki halkı takip etmek ve yardım sağlamak için görevlendirdiği 44 bin 500 kamu görevlisiyle kendini gösterdi.
Gazeteye konuşan 75 yaşındaki kent sakini Ciang Hong, salgın döneminde alınan önlemler hakkında, "Son üç ay sanki Mao Zıdong dönemi gibiydi. Gerçekten insanların komün halde yaşadığı 1960'lara geri dönüş gibi bir 'dejavu' idi. Her şeyle ilgilenildi ancak fazla bir tercihiniz yoktu." ifadesini kullandı.
Ciang, yetkililerin, mesajlarını yaymak için megafonlar yerine akıllı telefonları kullandığını ve birçok yaşlı gibi kendinin de "yeni kollektif yaşam" için sosyal mesajlaşma ve paylaşım uygulaması WeChat'i kullanmayı öğrenmek zorunda kaldığını belirtti.
Salgın sırasında dairelerinin ve bulundukları sitenin giriş çıkılara kapatıldığını aktaran Ciang, her bir kent sakinin, güvenlik görevlilerinin devriye attığı tek bir kapıdan geçmek durumunda olduğunu anlattı.
Haberde, salgın nedeniyle bu tür mahallelerde yaşayan her bir hanenin, hükümetten mesajların alındığı veya online ödemelerin yapıldığı WeChat üzerindeki gruplarla birbirine bağlı halde yaşadığı kaydedildi.
Bu grupların WeChat üzerinden ülke genelinde "çevrimiçi mahalle izleme ve yönetim sistemini" oluşturduğu belirtildi.
Gazeteye konuşan bir uzman, söz konusu sistemin, Mao dönemindeki şehir hane yönetim sisteminin güncellenmiş versiyonu olduğuna dikkat çekti.
Siyasi analist Çın Daoyin de sistemin ülkede Çing Hanedanlığı'ndan (1636-1912) bu yana "merkezi otokratik kontrolün" modern hali olduğunu söyledi.
Bu yeni takip sisteminde, 1949'da Çin'in kuruluşundan hemen sonra oluşturulan hane kayıt sistemi ve mahalle toplulukları bağlantısı uygulamasının "harmanlandığını" kaydeden Çın, internet teknolojilerinin, bu yeni oluşturulan sistemi daha ileri götürdüğünün altını çizdi.
"Kimsenin ne olup bittiğine dair fikri yoktu"
Geniş çaplı önlemlerin, salgının dizginlenmesi sonrası da devam ettiği kentte insanlar, her gün vücut ısılarını bildirme ve bulundukları konum hakkında güncel bilgileri yetkililere sağlamak durumunda.
Takip sisteminin kontrolünden sorumlu yetkililer ise tüm bireyleri izlemek ve olağan dışı her şeyi "yukarıya" bildirmek üzere sıkı kurallar altında hareket ediyor.
Söz konusu yetkililer ayrıca takip ettikleri kişilerin ihtiyaçlarını da tedarik ediyor.
Gazeteye konuşan Ciang'ın kızı Dorothy Vang da ocak ayında yeni ay yılı tatili için memleketine geldiğini belirterek, şehrin kapatılmasını "kaotik" olarak nitelendirdi.
Vang, "Hiç kimse şehrin kapatılmasından sonra ne yapacağını bilmiyordu. Mahalledeki çoğu kişi emekli. Ne olup bittiğine dair bir fikirleri yoktu." değerlendirmesinde bulundu.
200 milyon kamera, vatandaşları adım adım izliyor
Şehirdeki herkesin kontrol altına alınması, şubat ortasında yerel hükümetin 44 bin 500 kamu görevlisini kent genelinde 7 binden fazla mahalleye göndermesi sonrası başladı.
Wuhan'ın yeni Çin Komünist Partisi Sekreteri Vang Conglin, parti üyelerine, tüm Kovid-19 şüphelilerinin yerini tespit etmeleri ve bu kişileri tecrit altına almaları talimatını verdi.
Kentte kaydadeğer değişimin kamu görevlilerinin gelmesi sonrasında yaşandığını vurgulayan Dorothy Vang, "(Takip sistemi) Sanki hapishane dizisinden çıkmış gibiydi. Her ailenin, bulunduğu sitenin bahçesinde dolaşması için belirlenmiş bir zaman aralığı vardı. Site yönetimi ve bina sakinleri belirlenen zamanda, sadece bir ailenin yürüyüşe çıkıp çıkmadığından emin olmak için bu aileyi izliyordu." ifadelerini kullandı.
Salgınla başlayan fiziksel ve çevrimiçi takibin yanı sıra görsel takip de yapan Çin'de yaşayanların her adımını izlemek için yaklaşık 200 milyon civarında kamerayla kesintisiz gözlem yapılıyor.