Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla birlikte gözler bir kez daha Çin'de yabani hayvanların satıldığı pazarlara çevrildi.
2002 yılında görülen SARS salgınında Çin'deki pazarlarda yabani hayvanların satışına geçici süreyle yasak konulmuştu.
Ancak kısa süre içinde yasak ortadan kalkmış ülke genelinde yabani hayvan satışı ve tüketimi devam etmişti.
Yeni tip koronavirüsün ortaya çıktığı Çin'in Wuhan kentindeki hayvan pazarında yıllardır yarasa, tilki, sincap, yılan, kaplumbağa, timsah gibi yabani hayvanların satışı yapılıyor.
Uyarılara rağmen Çin'deki alışkanlık terk edilmedi
Vahşi hayvan tüketiminin, virüsün hayvanlardan insana bulaşmasına yol açtığı iddia ediliyor. Üstelik yıllardır bilim insanlarının olası virüs salgını uyarısına rağmen Çin'deki alışkanlık terk edilmedi.
2007 yılında 4 Hong Konglu akademisyen, klinik mikrobiyoloji dergisine yazdıkları makalede SARS-COV tipi virüslerin deposu olarak yarasalar ve güney Çin'deki egzotik memelileri gösterdi. Uzmanlar, bu hayvanları yeme kültürünü ise insanlık için adeta saatli bomba olarak nitelendirdi.
Ancak tüm uyarılara rağmen virüs Çin'de kendisini gösterene kadar hiçbir önlem alınmadı.
Koronavirüsün, yarasa ve pangolinlerde ortaya çıktığı belirtiliyor. Özellikle Pangolin Çin'de lezzetli olduğu gerekçesiyle çok tercih edilen bir hayvan.
Bu durum Benzer salgın risklerini artırıyor
Koronavirüs, sonuncusu kadar etkili olmasa da geçtiğimiz yıllarda SARS ve MERS hastalıklarına yol açtı.
Sağlık Bilimleri Üniversitesinden Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, bundan 3-5 yıl sonra, 10 yıl sonra başka bir hayvandan insana bulaşan bir koronavirüs enfeksiyonu ihtimalinin mümkün olabileceğini ifade ediyor.
Yabani hayvan tüketimi son bulmalı
Bilim adamları, Çin başta olmak üzere Asya ülkelerindeki yabani hayvan tüketim kültürünün son bulması gerektiğini söylüyor.
Çünkü bu durum benzer salgın risklerini artırıyor.
Haber: Osman Küçükdalak
Kamera: Mustafa Oğuz