Kamu televizyonu DR'nin haberine göre, ülkenin 30 yıldır süren "AB güvenlik ve savunma politikalarının dışında kalma" kararı, halkın yaklaşık üçte ikisinin oyuyla son buldu.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı sonrasında yapılan referandum sonucuyla Danimarka AB'nin ortak askeri operasyonlarına katılabilecek, AB'nin askeri kapasitesinin geliştirilmesi için iş birliği yapacak.
Danimarka'nın AB savunma politikalarına dahil olma fikri, Başbakan Mette Frederiksen'in sosyal demokrat hükümeti ile 9 siyasi parti tarafından destekleniyordu. Ülkedeki iki aşırı sağ ve bir aşırı sol parti buna karşı çıkıyordu.
Frederiksen, referandumdan önce yaptığı konuşmada, "Kıtamızda savaş var. Buna en iyi karşılık birlik halinde durmaktır" demişti.
AB karardan memnun
Avrupa Birliği (AB), Danimarka halkının AB savunma politikasına dahil olma kararını memnuniyetle karşıladı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, referandumun sonucunu memnuniyetle karşıladığını bildirdi.
"Bu tarihi kararla" Danimarka'nın AB'nin Ortak Güvenlik ve Savunma Politikasına (CSDP) tam olarak katılabileceğini hatırlatan Borrell, bu sonucun AB'ye ilave güç katacağını ifade etti.
AB'ye 1973'ten beri üye olan Danimarka, 1992 yılında Maastricht Anlaşması'nı halk oylamasına götürmüştü. Oylamada, anlaşmaya "ret" kararı çıkmasıyla, AB üyesi ülkelerle Danimarka arasında özel bir anlaşma imzalanmıştı.
Bu anlaşmaya göre Danimarka savunma, para birimi, AB vatandaşlığı ve AB adalet sistemi konusunda kendi politikalarını izleme hakkı kazanmış, diğer konularda ise AB kurallarına tabi olma kararı almıştı.