Amerika Birleşik Devletler eski başkanı Donald Trump başkanlığından bu yana gündemden düşmedi. Açıklamaları, kararları, hareketleri, soruşturmaları ile defalarca ABD tarihine geçen Trump, başkanlığından sonra da ilklere devam etti. Hakkında iddianame hazırlanan ilk ABD Başkanı oldu. 2024 başkanlık seçimine de hazırlanan Trump hakkındaki soruşturmalar birer birer davalara dönüşüyor. Trump cephesi, davaların Başkan Biden'ın engelleme girişimi olduğunu iddia ediyor. 2022 Kongre ara seçiminden sonra popülaritesi düşen Trump, hakkında açılan davalarla yeniden popülaritesi yükselmeye başladı. ABD’de tartışma Trump mahkum edilirse seçime katılabilir mi ve daha ilginci mahkum olup hapse girer ve seçimi de kazanırsa başkanlık yapabilir mi? Bu dudum kampanya sürecini nasıl etkiler? ABD hukuk sistemindeki tartışmalar ve ülke siyasetine etkisi nasıl olacak?
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquist TRT Haber’e değerlendirdi.
Trump hakkındaki soruşturma ve davalar
ABD eski Başkanı Donald Trump hakkında şimdiye kadar 2 başlıkta hazırlanan iddianamelerde ceza soruşturmaları açıldı. İlki 2023 ilkbaharında New York’ta başlatılan sus payı soruşturmasıydı. Donald Trump’ın, 2 porno oyuncusu kadın ile ilişkiye girdiği ve 2016 başkanlık seçiminden önce konunun gündeme gelmemesi için kadınlara sus payı için para ödediği iddia edildi.
Tarihte ilk kez ABD başkanı hakkında iddianame hazırlandı. Trump söz konusu ceza soruşturmasında New York’ta yargılanıyor.
İkinci iddianame Gizli Belgeler soruşturması hakkında hazırlandı. Donald Trump’ın Florida’daki evi Mar ALago’da 2022 yılının Ağustos ayında FBI baskınında Başkanlık yatığı döneme ait gizli belgeler ele geçirildi.
ABD Başkanları, görev süreleri sona erdiğinde gizli ve gizli olmayan tüm belgeleri Ulusal Arşivler’e teslim etmekle yükümlü. Trump’ın bunu yapmadığı ve ulusal güvenliği riske attığı suçlaması yöneltildi.
Florida’da yürütülen soruşturmada savcı iddianame hazırladı. Casusluk Yasası kapsamında hazırlandı ve suçlu bulunursa ağır cezası var. Böylece Trump hakkında ikinci dava başladı. O davanın duruşması 20 Mayıs 2024’te, başkanlık seçiminin parti içi ön seçimi sırasında görülecek.
Bir diğer soruşturma ise 6 Ocak 2021’de gerçekleşen Kongre baskını hakkında. 2020 başkanlık seçimini Biden’a kaybeden Trump, seçim sonucunu kabul etmedi ve hile yapıldığı iddiasıyla seçimin geçersiz olduğunu iddia etti. 6 Ocak 2021’de Washington DC’de düzenlediği mitingden sonra Trump taraftarlarının da aralarında olduğu kalabalık bir grup ABD Kongresi’ne girdi.
Bu konu Trump’ın 2020 başkanlık seçiminin sonucunu değiştirmeye çalıştığı suçlamasıyla soruşturmaya dönüştü. Özel Yetkili Savcı atandı. Trump Truth Social isimli kendine ait sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada hakkındaki 3. iddianamenin bu konuda hazırlanacağını belirtti.
Trump hakkında Georgia eyaletinde seçim sonucunu değiştirmeye çalıştığı iddiasıyla bir de soruşturma yürütülüyor. New York’ta da Trump şirketlerinin vergi usulsüzlüğü yaptığı soruşturması devam ediyor.
Yargının kıskacında bir başkan adayı: Trump
Hakkındaki tüm dava ve soruştırmaların gölgesinde Donald Trump 2024 Başkanlık seçimine gireceğini açıklamıştı.
ABD’de siyaset tartışmalarına anayasa hukuku tartışmaları eklendi.
ABD Başkanı olabilmek için 3 şart gerekli;35 yaşında olmak, seçimden önce 14 yıl ABD’de ikamet etmiş olmak ve doğuştan vatandaş olmak.
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquist bu noktada ABD Anayasa hukuku, teknik ve siyasi açıdan değerlendirdi.
Profesör Lindquist “ABD’de 35 yaşında olmak, seçimden önce 14 yıl ABD’de ikamet etmiş olmak ve doğuştan vatandaş olmakdışında başkan adaylığı konusunda herhangi bir sınırlama yok. Bir kişi hapiste olup olmadığına bakılmaksızın başkan adayı olabilir” dedi.
Aslında, bu Birleşik Devletler tarihinde yaşandı. Eugene Debs, 1920’de Atlanta cezaevindeyken başkan adayı oldu ve 1 milyona yakın oy aldı.
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquistmahkûmiyet başkan adaylığına hukuken engel olmasa da başkan adaylarının seçim kampanyasını zorlaştıracağını söyledi.
Lindquist, “Ön seçimlerin 2024 baharında yapılması gerekiyor. İddianame altında olmanın ve bir ceza davasında sanık olmanın sorunu, ceza sanığının duruşmada hazır bulunması gerektiğidir. Ve bu, Donald Trump'ın kampanya programını önemli ölçüde karmaşıklaştıracak” diyerek Trump’ın seçim meydanında aleyhine olacağını söyledi.
Trump hapse girip başkan seçilirse ne olur?
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquistbunun teknik olarak mümkün ama fiilen zor olduğunu belirtti.
Lindquist “Bunun cevabı evet, teknik olarak yönetir çünkü anayasal olarak başkanın hapiste olmaması gibi bir şart yok. Ancak hapishaneden yönetmesi çok zor. Örneğin, gizli belgeler. Bu belgeler ülkelerin casusluğuna maruz kalmadığından emin olmak için özel bir tesiste incelenmeli. Bunun bir hapishanede nasıl olacağını görmek lazım” dedi.
Trump, gizli belgelerle yargılanıp hapse atılırsa bu, yalnızca Amerika Birleşik Devletleri için değil, dünya siyaset tarihi için de benzersiz ve ilginç olacak.
Bir hapishanenin Beyaz Saray'a dönüşmesi şüphesiz hayal bile edilemez.
Ancak her türlü olasılık ABD’de gündemde. Trump hapse girip başkan seçilirse ABD Anayasası'nda; ceza görev süresinin sonuna kadar ertelenmesi ya da Başkan Yardımcısının Başkan olması gerektiği şeklinde ek madde kabul edilebilir mi sorusu karmaşık bir sürece işaret ediyor.
Trump’ın davaları ve seçilme olasılığı ABD Anayasası’nda değişikliğe mi işaret ediyor?
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquist bunun karmaşık bir durum olduğunu ve hukuki seçeneklerin fiilen hayata geçirilmesinin daha önce hiç denenmediğini söyledi.
Lindquist “Buradaki mesele, özellikle de halihazırda hüküm giymiş ve hapsedilmişse, bir şekilde affedilip affedilemeyeceğidir ve bunun tek yolu, kendini affetmesidir. Bu ancak federal bir suçtan hüküm giyip yargılanıp hapse atılması durumunda söz konusu olabilir. Başkan işlediği eyalet suçu için kendini affedemez. Ayrıca Başkanın anayasal olarak kendini affetme yetkisi var mı yok mu onu da bilmiyoruz, daha önce denenmedi. Bunun alternatifi şu; ABD Anayasası’nda, başkanın kabinesinin, başkanın, görevlerini yerine getirmeye uygun olmadığını belirleyip Kongre'ye bir mektup göndererek bakanın yetkisini askıya almasına izin veren ek madde var (25. ek madde) Bu durumda Başkan Yardımcısı ülkenin sorumlusu olarak devreye girer (Başkan olur). Bununla ilgili sorun şu ki, başkan da görevlerini yerine getirmeye tamamen uygun olduğunu söyleyen kendi mektubunu Kongre'ye gönderebilir. Bu nedenle, örneğin Başkan'ın bir hastalığı olduğunda veya hapsedildiğinde, Anayasa kapsamında mevcut olan çözüm türleri, muhtemelen göreve geldiğinde hapiste olabilecek Trump örneğindeki gibi bir davanın sorununu çözmek için işe yaramayacaktır. Ve o zaman tek alternatif görevden almak olacaktır. Trump halihazırda 2 kez azledilmesi istemiyle suçlandı ve 3. kez suçlansa bile mahkum edilmesi pek olası değil” dedi.
ABD Anayasası’na 1992'den beri ek madde ile değiştirilmediğini belirten Lindquist “Anayasa'yı değiştirmek çok zor, biraz zaman alıyor. Anayasa değişikliğini onaylamak Kongre'de 2/3 çoğunluk ve eyalet yasama meclislerinin 3/4 onayını gerektiriyor ve bu son derece zaman alıcı bir işlem. Ayrıca şu anda Kongre'de süper çoğunluk elde etmek zor. Çünkü Senato esasen 50-50 bölünmüş durumda. Ve bence bir anayasa değişikliği olasılığı son derece uzak” ifadelerini kullandı.
ABD’de 2024 başkanlık seçimine doğru siyaset arenası kızışıyor
Trump, Cumhuriyetçi Parti’de yüzde 60 civarında desteğe sahip. Geleneksel Cumhuriyetçiler, Trump'ı Beyaz Saray'da kesinlikle istemiyor. Ancak bugün itibariyle Trump parti içi ön seçimlerinde Florida Valisi DeSantis’e karşı avantajlı. Bu nedenle 2024 başkanlık seçiminde yine Biden- Trump rekabetine tanık olma ihtimali çok yüksek.
Eski Başkan Trump'a verilen destek, 2022 Kongre ara seçiminde desteklediği adayların çoğu kaybettikten sonra önemli ölçüde azaldı. Ancak tarihte ilk kez ve türünün ilk örneği olan sus payı soruşturmasıyla ilgili iddianamesi, yani ilk kez bir ABD başkanının suçlanması ve gizli belgeler davasıyla karşı karşıya kalmasıyla Trump'a destek yeniden artmaya başladı.
Trump, soruşturmaların Başkan Biden’ın kendisini engelleme çabası olarak değerlendirse de davalar sayesinde Cumhuriyetçi Parti’de popülaritesinin arttığı da bir gerçek.
Davalar sonucu parti içinde popülaritesi artan Trump’ın genel seçimde şansı ne?
Arizona Eyalet Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Profesörü Stefanie Lindquist “Donald Trump'ın dahil olduğu siyasi dünyaya her zaman ters dünya diyorum. Ters dünya çünkü geleneksel olarak ABD’de, iddianame altındaki bir başkanın veya adayın Başkan Trump kadar popüler olması asla beklenemez ve tabi onun özel takipçileri arasında popüler olmasının nedeni, bilirsiniz, Cumhuriyetçi Parti'nin belki yüzde 60-70'i, bu iddianameleri rakibi olan Başkan Biden'ın siyasi misillemesi olarak tasarlamasıydı. Bu da tabanında çok etkili oldu. Ama bu durum, bağımsız seçmende etkili değil. ABD’de genellikle başkanlık seçimi sonucunu belirleyenler, gerçekten de bağımsız seçmenlerdir, bağımsız seçmen olarak kayıtlı olanlardır. Şu anda bağımsızlar Donald Trump'ı desteklemiyor. Ama tabi davalar parti içinde kesinlikle işine yaradı ve Cumhuriyetçi Parti'deki tabanı aracılığıyla desteğe dönüştü. Şu anda, siyasetin gerçekten büyük bir değişim içinde olduğunu ve başkanlık siyasetinin ya da kampanya siyasetinin büyük ölçüde değişim içinde olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Amerikan demokrasisi için endişe verici”
Profesör Lindquist’in son cümleleri ABD siyasetindeki çekişme ve kamuoyundaki kutuplaşmaya işaret ediyor.
Lindqquist “Yaşananlar Amerikan demokrasisi için son derece endişe verici. Ülke çok bölünmüş durumda. Herkes mevcut durumu kendi partizanlığının ve kendi ideolojisinin merceğinden görüyor. Gelişen olaylara çok dikkat etmeliyiz, çünkü anayasal demokrasimizin potansiyel olarak tehlikede olduğuna dair hiçbir şüphem yok” diyor.
ABD’de başkanlık seçimi 5 Kasım 2024’te yapılacak.
Her iki partinin adayları 2024 başından itibaren parti içi seçimde seçmenin desteğini alarak en çok delegeyi toplamak için mücadele verecek.
Hakkındaki davalar ve soruşturmalar devam ederken Trump’ın Cumhuriyetçi Parti içerisindeki mücadelesi, ABD tarihinde ilk ve bir daha eşine az rastlanır ilginç bir yarış olacak.