Kerkhove ve DSÖ'nün Afrika Bölgesi'ndeki akut olaylar yönetimi ekip lideri Otim Patrick Ramadan, DSÖ'nün sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları programda maymun çiçeği virüsüne dair değerlendirmelerde bulundu.
Maymun çiçeği virüsünün COVID-19 ile aynı olmadığını vurgulayan Kerkhove, "Maymun çiçeği virüsü, COVID-19 gibi (hava yoluyla) yayılmıyor. Bu yüzden COVID-19 ile aynı durumun yaşanmadığını görüyoruz. Enfekte biriyle temas halindeyseniz maymun çiçeği virüsüne yakalanabilirsiniz ancak bu herkesin virüse yakalanacağı anlamına gelmiyor" dedi.
Kerkhove, doğru bilgi ve uygulamalarla maymun çiçeği virüsünün yayılmasının önüne geçilebileceğini söyledi.
Maymun çiçeği virüsünün daha önce de görüldüğünü kaydeden Kerkhove, virüsün yayıldığı ülkeleri desteklemek ve ortak küresel bir çaba göstermek için DSÖ'nün maymun çiçeği virüsünü uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olarak ilan ettiğini hatırlattı.
Ramadan ise maymun çiçeği virüsünün herkesi etkileyebileceğini belirterek, "Şu anda Afrika'da 13 ülkede aktif olarak maymun çiçeği virüsü vakaları gözüküyor. Bu ülkelerde çok çeşitli grupların etkilendiğini görüyoruz. Çocukları etkileyen vakalar görüyoruz ancak yetişkinlerin de etkilendiğini görüyoruz" dedi.
Salgının yaygın olarak görüldüğü Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ne komşu Burundi'deki vakaların yüzde 30'unun 18 yaş altında görüldüğünü aktaran Ramadan, bunun endişe verici olduğunu söyledi.
Ramadan, maymun çiçeğine karşı aşılamanın önemli bir "ilave halk sağlığı aracı" olduğunu, Afrika'da ihtiyaç duyulan miktarda aşıya ulaşılamadığını belirtti.
DSÖ'nün şu aşamada maymun çiçeğine karşı MVA-BN ve LC16 aşılarının kullanımını tavsiye ettiğini hatırlatan Ramadan, öncelikli olarak risk altındakiler ve yüksek bulaşma riski taşıyan kişilerin "hedefli aşılanmasının" önemine işaret etti.