2019'un sonlarına doğru Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs hızla tüm dünyaya yayıldı. Salgın sürecinde gözler Dünya Sağlık Örgütü'ne çevrildi.
Ancak örgüt, bazı adımları atmakta geç kaldığı ve yanıltıcı açıklamalarda bulunduğu gerekçesiyle hedef tahtasına oturtulmuş durumda.
DSÖ, 14 Ocak’ta salgının Çin’de hızla yayıldığı dönemde "Virüsün insandan insana bulaştığına dair bir kanıt yok." açıklaması yaptı.
Şubat ayının sonunda ise virüsün yayılımına karşı uçuşların kısıtlanmasına gerek olmadığına ilişkin görüş bildirdi.
Ancak çok geçmeden, 11 Mart’ta, koronavirüs salgınını "pandemi" yani "küresel salgın" ilan etti.
Maske tavsiyeleri de tartışma konusu oldu
Dünya Sağlık Örgütü'nün maske takıp takmama konusunda verdiği tavsiyeler de tartışma konusu oldu.
Örgüt ilk olarak virüse yakalanmamış kişilerin maske takmasına gerek olmadığını açıkladı.
Ancak bir süre sonra ilk açıklamasının tersine maske takmanın etkili bir önlem olduğunu söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü, ABD Başkanı Donald Trump'ın da hedefinde.
Trump, Dünya Sağlık Örgütü Başkanı'nı Çin'i koruyarak Pekin yönetimi ile birlikte çalışmakla, salgının yayılmasına neden olmakla suçladı.
ABD’nin örgüte sağladığı yıllık 400 milyon doların üzerindeki finansal yardımı da kesti.
Dünya Sağlık Örgütü, ABD ile Çin arasındaki ilaç gerilimine de ortak oldu.
Çin'de yapılan bir çalışmada ABD'de koronavirüs tedavisi için umut bağlanan Remdesivir adlı ilacın işe yaramadığı iddia edildi.
Dünya Sağlık Örgütü de bu çalışmayı yayımladı, kısa süre içinde yanlışlık oldu diyerek yayından kaldırdı.
Ancak ABD menşeli ilaç şirketi, Çin'e ve DSÖ'ye ateş püskürdü