Bu çağrıyı imzalayan yazarlar, Filistin haklarını ihlal eden politikaları veya uygulamaları sürdüren, ayrımcı politikalar izleyen ya da İsrail'in işgal ve ayrımcı politikalarını aklayan İsrailli yayıncı, festival, ajans ve yayınlarla çalışmayacaklarını belirtti.
İmzacılar ayrıca, Filistin halkının uluslararası hukuk tarafından güvence altına alınmış "devredilemez haklarını" tanımayan kurumlarla iş birliği yapmayacaklarını vurguladı.
Bu boykot kampanyası, her yıl Filistin'deki çeşitli şehirlerde ücretsiz halka açık etkinlikler düzenleyen Filistin Edebiyat Festivali (PalFest) tarafından organize edildi.
Yazarlar ve yayıncılardan oluşan bir grup tarafından yayımlanan açıklamada, “21. yüzyılın en derin ahlaki, siyasi ve kültürel krizlerinden biriyle karşı karşıyayız” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, İsrail’in geçen ekim ayından bu yana Gazze’de en az 43 bin 362 Filistinliyi öldürdüğü, bunun 75 yıldır süregelen bir yerinden etme, etnik temizlik politikasının devamı olduğu belirtildi.
Açıklamada ayrıca kültürün bu adaletsizlikleri normalleştirmede kritik bir rol oynadığı ve İsrail’deki kültür kurumlarının, devletten aldıkları destekle Filistinlilerin maruz kaldığı baskı ve zulmü gizleme ve meşrulaştırma çabalarının bir parçası olduğu ifade edildi.
Boykot çağrısına karşı, İsrail’i destekleyen İngiltere merkezli avukatlar birliği UK Lawyers for Israel (UKLFI), Yazarlar Derneği, Yayıncılar Birliği ve Bağımsız Yayıncılar Birliği’ne bir mektup göndererek bu boykotun İsraillilere karşı açıkça ayrımcı olduğunu savundu ve yazarların başka ülkelere benzer şartlar dayatmadığını öne sürdü.
Bu hareketin destekçilerinden biri de, İsrail ve fosil yakıt şirketleriyle bağlantılı yatırımlara karşı kampanya yürüten Fosilsiz Kitaplar adlı grup.