Koronavirüse karşı el yıkama, en basit ama en kritik öneme sahip mücadele yöntemlerinden biri.
Ancak Suudi Arabistan öncülüğündeki uluslararası koalisyonun 2015 yılından beri devam ettiği saldırıların sonucunda açlıkla savaşır duruma gelen Yemen için temiz suya erişmek de bir lükse dönüştü.
Yemen'de henüz bir koronavirüs vakası yok. Ancak yayılma hızı göz önüne alındığında tüm ülkeler gibi Yemen de tehdit altında.
Birleşmiş Milletler'in en büyük insani kriz olarak adlandırdığı bu pandemi Yemen'de yayılırsa, ülkede yaratacağı etkiyi hayal etmek dahi güç.
Yüzde 80'i yardıma muhtaç
Yemen'de 30 milyonluk nüfusun yaklaşık yüzde 80'inin yardıma ihtiyacı var.
Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), birçok Yemenli'nin temiz su veya sabuna bile erişememesinden endişe ediyor.
MSF'nin Yemen, Irak ve Ürdün'deki programlar başkanı Caroline Seguin, AFP'ye verdiği demeçte, "Koronavirüse karşı ellerini yıkamasını tavsiye edebiliriz, ama yıkayacak bir şeyleri yoksa ne olur?" diyerek, tehlikenin boyutuna dikkat çekti.
UNICEF'e göre, 9,2 milyonu çocuk, yaklaşık 18 milyon insanın temiz suya düzenli erişimi yok ve nüfusun sadece üçte birinin borulu sistemlere erişimi var.
Başkent Sanaa'nın kuzeyinde yaşayan 11 yaşındaki Muhammed'in ailesi, musluğundan su akmayanlar arasında.
O ve kız kardeşi, evlerinden yaklaşık üç kilometre uzaktaki karanlık bir kuyudan su çekmek için sabahın erken saatlerinde evlerinden ayrılıyorlar.
İki çocuk plastik bidonları kirli bir hortumla doldurmak için sıralarını bekliyorlar.
Ailelerinin kirli suyu içmek ve yemek pişirmek için kullanmaktan başka seçeneği yok.