Marsudi, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinde düzenlenen üst düzey katılımlı Filistin oturumunda konuştu.
Filistin'e derhal BM'de tam üyelik verilmesi gerektiğini vurgulayan Marsudi, "Bu, iki devletli çözüm üzerinde adil ve dengeli bir çalışma başlatmak ve İsrail'in acımasız saldırganlığını durdurmak için şarttır." dedi.
Netanyahu'nun "bağımsız Filistin devletinin kurulmasına" karşı çıkmasını "kabul edilemez" olarak nitelendiren Marsudi, "Endonezya bu açıklamayı şiddetle reddetmektedir. Bu açıklama kabul edilemez. Bu açıklama İsrail'in Filistin'i dünya haritasından silme yönündeki nihai hedefini teyit etmektedir." diye konuştu.
Uluslarası toplumu, masum sivilleri öldürmede kullanılabileceği gerekçesiyle İsrail'e silah akışını durdurmaya çağıran Marsudi, "İsrail, Gazze'deki vahşet de dahil olmak üzere eylemlerinden sorumlu tutulmalıdır. Hiçbir ulus hukukun üstünde değildir." ifadesini kullandı.
Marsudi, ayrıca Orta Doğu'da tam anlamıyla bir savaştan kaçınmak için Gazze'deki insani durumun ele alınması ve çatışma sonrası yeniden inşanın başlatılmasına imkan sağlayacak ve iki devletli çözüm sürecinin devamlılığını mümkün kılacak bir ateşkes çağrısında bulundu.
Öte yandan, Marsudi, Gazze'de hayat kurtaran insani yardımların ulaştırılmasının önünü açmak için BM Kıdemli İnsani Yardım ve Yeniden Yapılanma Koordinatörü'nün çalışmalarını desteklemenin kritik önem taşıdığını dile getirdi.
Filistin'in BM'ye tam üye olması
Başkenti "Doğu Kudüs" olan bağımsız Filistin Devleti, 15 Kasım 1988'de ilan edildi. Doğu Kudüs fiilen 1967'den beri İsrail'in işgali altında olduğu için Filistin devleti, Batı Şeria'daki idari başkent Ramallah'tan yönetiliyor.
BM Genel Kurulu, 15 Aralık 1988 tarihli kararında Filistin'in bağımsızlık ilanını meşru kabul etti.
BM Genel Kurulu, Filistin'in 1974'ten beri "üye olmayan gözlemci" statüsünü, 29 Kasım 2012'de "üye olmayan gözlemci devlet" olarak değiştirdi.
Filistin yönetimi, 2012'de BM'ye tam üyelik başvurusu yaptı ancak bu başvuru BM Güvenlik Konseyinde ABD'nin vetosu ile engellendi.