"Business for Social Responsibility" (BSR) adlı sivil toplum kuruluşunun hazırladığı, "İnsan Hakları Etki Değerlendirmesi: Myanmar'da Facebook" başlıklı bağımsız raporda, Facebook ve diğer sosyal medya platformlarının Myanmar'da insan hakları ihlallerinin yaygınlaşmasına "uygun ortam" sağladığı belirtildi.
62 sayfalık raporda, bazı kullanıcıların Facebook'u "ülkedeki demokrasiyi zayıflatmak ve çevrimdışı şiddeti körüklemek için bir platform olarak kullanmak istedikleri" ifade edildi.
Facebook'un Ürün Politikası Yöneticisi Alex Warofka, şirketinin Myanmar'da nefretin uyanmasını önlemek ve şiddeti engellemek amacıyla yeterince şey yapmadığını söyledi.
"Şirketimiz insan haklarını korumak için daha fazla şey yapabilir ve yapacak" diyen Alex Warofk, Facebook'un bölgede bölünmeyi engellemek için kullanılmadığını ve çevirimiçi şiddete yol açtığını itiraf etti.
Facebook'ta Müslümanlar aleyhine algı operasyonu
Geçen ay, Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamlara başlamadan çok önce sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden yaydığı yalan haberlerle sistemli bir algı operasyonu yürüttüğü ortaya çıkmıştı.
New York Times gazetesinde yer alan haberde, ordunun özel internet biriminde çalışan yüzlerce askerin ülkede yaygın kullanılan Facebook'taki sahte hesaplarla internet üzerinden Müslümanlarla ilgili nefret söylemi yaydığı belirtilmişti.
Yaklaşık 18 milyon internet kullanıcısı bulunan ülkede Facebook'un yaygın kullanıldığına dikkat çekilen haberde, ordunun sosyal paylaşım sitesini etnik temizliğe ortam hazırlamak için kullandığı ifade edilmişti.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
BM'ye göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 720 bine ulaştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, Arakanlı Müslümanların dönüşlerine dair verdiği sözleri de yerine getirmedi.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların gerekli güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Kaynak: ABC News, AP, AA