"Business for Social Responsibility" (BSR) adlı sivil toplum kuruluşunun hazırladığı, "İnsan Hakları Etki Değerlendirmesi: Myanmar'da Facebook" başlıklı bağımsız raporda, Facebook ve diğer sosyal medya platformlarının Myanmar'da insan hakları ihlallerinin yaygınlaşmasına "uygun ortam" sağladığı belirtildi.
62 sayfalık raporda, bazı kullanıcıların "Facebook'u ülkedeki demokrasiyi zayıflatmak ve çevrimdışı şiddeti körüklemek için bir platform olarak kullanmak istedikleri" ifade edildi.
Platformun kimi zaman yanlış bilgilendirmenin ve nefret söylemlerinin yayılması için kullanıldığına dikkat çekilen raporda, Facebook'un Myanmar'da "nefreti yaymak ve zarara yol açmak isteyenler için bir araç haline geldiği" aktarıldı.
2020 seçimleri uyarısı
Facebook'un, nefret söylemi konusundaki mevcut politikalarını daha sıkı şekilde uygulamaya koyması gerektiğinin vurgulandığı rapor, aynı zamanda platformu 2020'de yapılacak seçimler öncesinde daha fazla insan hakları ihlalleri yaşanması riskine karşı uyardı.
Şirket, internet sayfasından yapılan yazılı açıklamada, aralarında Myanmar Genelkurmay Başkanı General Min Aung Hlaing'in kişisel hesabı ile ordunun resmi yayın organı Myawady televizyonunun hesabının da olduğu 18 Facebook hesabı, 52 Facebook sayfası ile 1 Instagram hesabının kapatıldığını duyurmuştu.
Facebook'ta Müslümanlar aleyhine algı operasyonu
Geçen ay, Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamlara başlamadan çok önce sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden yaydığı yalan haberlerle sistemli bir algı operasyonu yürüttüğü ortaya çıkmıştı.
New York Times gazetesinde yer alan haberde, ordunun özel internet biriminde çalışan yüzlerce askerin ülkede yaygın olarak kullanılan Facebook'taki sahte hesaplarla internet üzerinden Müslümanlarla ilgili nefret söylemi yaydığı belirtilmişti.
Yaklaşık 18 milyon internet kullanıcısı bulunan ülkede Facebook'un oldukça yaygın kullanıldığına dikkat çekilen haberde, ordunun sosyal paylaşım sitesini etnik temizliğe ortam hazırlamak için kullandığı ifade edilmişti.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
BM'ye göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 720 bine ulaştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, Arakanlı Müslümanların dönüşlerine dair verdiği sözleri de yerine getirmedi.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların gerekli güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Kaynak: AA