CAIR Los Angeles Şubesi Sivil Haklar Yönetici Avukatı Dina Chehata, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırıları sonrasında ABD'deki Müslümanların FBI tarafından yoğun inceleme ve takibe maruz kaldığını söyledi.
Chehata, Müslümanların son dönemde çeşitli sorulara maruz kaldığını aktararak, şöyle devam etti:
"İsrail savaşından sonra yakın zamanda, FBI ajanlarının topluluk üyelerimizi sorgulamak için telefonla veya evlerine giderek doğrudan iletişime geçtiğine dair şikayetler aldık. Bunu, FBI'ın topluluğumuzu gözetlemesi ve sorgulaması olarak değerlendiriyoruz. Federal ve yerel kolluk kuvvetlerinin topluluk üyelerine, Hamas'a destek verip vermedikleri, bölgede şiddet kullanımını destekleyip desteklemedikleri ve İsrail ve Hamas hakkındaki görüşlerini sorduklarına ilişkin şikayetler var."
"Çok daha fazla kişinin incelendiğini biliyoruz"
CAIR'e çeşitli nedenlerle bildirimde bulunmayan pek çok kişinin de incelemeye alındığını vurgulayan Chehata, şu ifadeleri kullandı:
"FBI'ın toplumumuzun içinde aktif olarak bulunduğunu deneyimlerimize ve yaptığımız işe dayanarak biliyor, söylüyoruz. Topluluğumuzdan çok sayıda insanın FBI tarafından izlendiğine ve gözetlendiğine inanıyoruz. FBI'ın doğrudan bize şikayet olarak bildirilmeyen pek çok kişiyi de takip ettiğini biliyoruz. Bu nedenle, aldığımız raporlardaki rakamların FBI ajanlarının gerçekten takip ettiği insan sayısını göstermediğini, çok daha fazla kişinin incelendiğini biliyoruz. Son bir veya iki hafta içinde Filistinlileri sorgulayan ajanlarla ilgili arka arkaya birkaç rapor fark ettiğimiz için topluluğumuza dikkatli olmaları yönünde uyarıda bulunduk."
Müslümanlara yönelik yeni bir fişleme listesi ihtimalini araştırdıklarını dile getiren Chehata şu değerlendirmede bulundu:
"Bu isimler, 2023'te ortaya çıkan 'FBI Terör İzleme Listesi' ile bağlı olabilir, olmayabilir de fakat bildiğimiz şu ki FBI'ın yetkilerini ulusal güvenlik bağlamında sıklıkla kötüye kullandığı. Müslüman nüfusun fazla olduğu ülkelerde jeopolitik krizler veya olaylar çıktığında, FBI'ın ABD'de yaşayan Müslüman diasporayı sorgulamasının, bilgi edinmesinin yaygın olduğunu biliyoruz. Bu, yetkilerinin kötüye kullanılması ve burada yaşayan toplumumuz için doğabilecek potansiyel sonuçlarla ilgili endişeleri artırıyor. FBI'ın uzun süredir devam eden taciz edici gözetim geçmişi göz önüne alındığında, özellikle FBI'ın topluluğumuzu sorgulamasından endişe duyuyoruz."