Iştiyye, Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, aşırı sağcı İsrailli Bakan'ın "Filistinliler diye bir şey yok çünkü Filistin halkı diye bir şey yok." şeklindeki sözlerine tepki gösterdi.
Filistin Başbakanı, "Bu kışkırtıcı ifadeler, Filistin topraklarının tartışmalı ve kendilerine vadedilmiş topraklar olduğunu öne süren ‘topraksız bir halk için halksız bir toprak’ gibi siyonizmin ilk söylemlerine uyuyor. Bunlar boş ve asılsız iddialar." dedi.
Iştiyye, Smotrich'in sözleri için, "mevcut İsrail hükümetinde hakim olan radikal ırkçı ideolojinin kesin kanıtı" değerlendirmesinde bulundu.
Bu tür söylemlerin Filistinlilerin topraklarına olan bağlılığını sarsmadığına vurgu yapan Iştiyye, "Tarih ve tüm tarihi eserler, insanlık tarihinin başlangıcından beri Filistinlilerin topraklarına olan bağlılığını ortaya koyuyor. Filistin’e adını veren bizleriz ve bu topraklar bizim." ifadelerini kullandı.
İsrail’i "sömürgeci bir devlet" olarak niteleyen Iştiyye, "Sömürgeciliğin sonunun geldiğini tarihten öğrendik. Halkımızın iradesi, tarihi çarpıtanların açıklamaları ve asılsız iddialarıyla sarsılmaz." diye konuştu.
Açıklamalar "kaos çıkarmak için"
Filistin Dışişleri Bakanlığından da yapılan yazılı açıklamada da İsrailli yetkililerin yaptığı "ırkçı açıklamaların", "kaos çıkarmak, şiddeti sürdürmek ve ateşkes çabalarını sabote etmek" amacı taşıdığı vurgulandı.
Açıklamaya göre, bu "kışkırtıcı" söylem ve tutumlar en sert ifadelerle kınandı.
İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Paris ziyareti sırasında dün akşam Likud Partisinin eski başkanı Jacques Kupfer'i anma töreninde yaptığı konuşmada, "Filistin diye bir halkın olmadığını ve bunu Beyaz Saray'ın da duyması gerektiğini" söylemişti.
Maliye Bakanı Smotrich, daha önce de Yahudi yerleşimcilerin 26 Şubat'ta toplu saldırılarına hedef olan Filistin beldesi "Huvvara'nın yeryüzünden silinmesi gerektiğini" söylemişti. Bu sözleri uluslararası arenada yoğun tepki toplayan Smotrich, ABD ve Fransa ziyaretlerinde diplomatik olarak tecrit edilmiş, herhangi bir resmi görüşme yapamamıştı.
Paris'teki Jacques Kupfer'i anma töreni de gelen tepkiler üzerine ilk planlandığı merkezde yapılamamış ve başka bir salona alınmıştı. Smotrich ise bu durumu "İsrail nefreti her yerde" şeklinde yorumlamıştı.