Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Netanyahu'nun koalisyon ortaklarına verdiği taahhütlerle, uluslararası meşruiyetin, imzalanan anlaşmaların ve uluslararası hukukun hafife alındığına dikkat çekildi.
Bu taahhütlerin, tüm kırmızı çizgilerin aşılması anlamına geldiği vurgulanan açıklamada, uluslararası toplumdan, verilen taahhütlerin uygulanmasını engellemek için acilen harekete geçilmesi ve Netanyahu'ya baskı yapılması istendi.
Uluslararası kararların uygulanması ve İsrail aşırı sağın Filistin halkına yönelik eylemlerini engelleyebilecek caydırıcı önlemler alınması çağrısı da yapılan açıklamada, "Filistin halkını tasfiye etmeyi hedefleyen yeni ve eski planlarını tamamlamaya çabalayan Netanyahu'nun, Filistin halkının adil ve meşru hakları pahasına koalisyon ortaklarıyla yaptığı anlaşma ve vaatlerin sonuçlarından doğrudan sorumlu olduğu" kaydedildi.
Açıklamaya göre, Netanyahu, Doğu Kudüs'ün de içinde olduğu işgal altındaki Batı Şeria'da daha büyük bir alanın ilhak edilmesi ve Yahudileştirilmesini hızlandırmak için aşırı sağcı görüşleriyle öne çıkan Dini Siyonizm Partisi milletvekilleri Itamar Ben-Gvir ile Bezalel Smotrich'i devreye soktu.
İsrail'de hükümeti kurmakla görevlendirilen Netanyahu, 21 Aralık'ta Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'a kabinesinin hazır olduğunu bildirmişti.
Netanyahu'nun yeni kabinesinde, Ultra Ortodoks Yahudi partilerden Şas ve Birleşik Tevrat Yahudiliği ile aşırı sağcı, ırkçı ve şiddet yanlısı politikalarıyla bilinen Dini Siyonizm, Yahudi Gücü ve Noam Partileri yer alıyor.
İsrail Başbakanı Yair Lapid, seçimlerde elde ettiği zaferin ardından Binyamin Netanyahu'nun oluşturduğu yeni kabineyi "tehlikeli, fanatik ve sorumsuz" olarak nitelendirmişti.