Hamas ve Fetih Hareketi liderleri son zamanlarda karşılıklı olarak seçimlerin gerçekleştirilmesi konusunda olumlu mesajlar verdi.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, 31 Aralık 2020'de Filistin Devlet Başkanı Abbas'a bir mektup göndererek, "milletvekili ve başkanlık seçimlerinin daha önce şart koşulduğu gibi eş zamanlı olarak değil sırayla yapılmasını kabul ettiklerini" bildirdi.
Abbas da Heniyye'ye cevaben gönderdiği mektubunda, "ulusal birliğin tesisi konusundaki bağlılığını" vurguladı.
Bu adımlar Türkiye, Mısır, Katar ve Rusya'nın iki hareket arasındaki ara buluculuğu sonucu geldi.
Seçimlerin yapılacağı vurgusu
Fetih Hareketi Devrim Konseyi Üyesi Teysir Nasrallah, "Seçimlerin üç aşamada ve 6 ay içinde yapılacağına inanıyorum, ancak işgalci İsrail'in olası engelleriyle yüzleşmeye hazırlıklı olmalıyız." dedi.
Abbas'ın seçimlerin tarihlerini belirleyen bir kararname çıkaracağını ve bu kararın Filistinliler için uzun zamandır beklenen bir hedef olarak karşılanacağını aktaran Nasrallah, uzlaşı sürecindeki yeni durumun Hamas'ın Fetih Hareketi'nin talebine yazılı cevap vermesi olduğunu kaydetti.
"İşgalciler, Kudüs'ün statüsü, şehirler arası hareketin kontrolü ve Gazze ile Batı Şeria'da aynı anda seçim yapılması meselesi dahil olmak üzere bazı kozları elinde bulunduruyor. Bu da Filistinli grupların engellerle mücadele etmesini gerektiriyor." diyen Nasrallah, ayrıca Fetih ve Hamas Hareketleri arasındaki atmosferin "olumlu" olduğunu belirtti.
Fetih ile Hamas arasındaki olumlu hava "önemli bir fırsat"
Araştırmacı-yazar Mustafa İbrahim de iki hareket arasında gönderilen mektuplarda yansıyan olumlu havayı "siyasi sistemi yeniden düzenlemek için önemli bir fırsat" olarak nitelendirdi.
İbrahim, "Önemli olan Filistinlilerin bu adımı atmasıdır, bu adım bölünmüşlüğü tamamen sona erdirmese de davanın yaşadığı zor zamanlarda kısmen çözüm sağlayabilir." ifadelerini kullandı.
Bununla birlikte bölgesel ve uluslararası taraflarca sağlanan güvencelere dayanarak hareket etmenin abartılı olacağını kaydeden İbrahim, bazı engellerin bu süreci bozabileceğine işaret etti.
İbrahim, "Seçim dosyası şu ana kadar cevaplanmamış birçok soruya alan açacak. Bunlar, çalkantılı siyasi atmosferin nasıl sona erdirileceği, sağlık durumunun yansımaları, Gazze ve Batı Şeria'da kötüleşen koşullar, Filistin kurumlarının durumu, Filistin liderliğinin İsrail ile ilişkilerini yeniden kurarak yaşadığı belirsizlik ile ilgili sorular." diye konuştu.
Filistin'de siyasi sistemi birleştirme arzusu
Filistinli siyasi analist Talal Avkel de seçim düzenleme fikrinin, Filistinlilerin "ilk adımları da olsa siyasi sistemi birleştirme arzusundan" doğduğunu ifade etti.
"Her iki tarafın da özellikle yeni seçilen ABD Başkanı Joe Biden'ın müzakerelere ilişkin vizyonu ışığında meşruiyetlerini yenilemek için seçimlerden çıkarı var." diyen Avkel, bu seçimlerin yapılmasının, uzlaşının gerçekleştiği anlamına gelmeyeceğini, daha çok "Filistin siyasi durumunu düzenlemenin" başlangıcı mahiyetinde olacağını belirtti.
Filistinli taraflara baskılar
Siyasi analist Vedi Ebu Nasır, "Uluslararası ve bölgesel tarafların seçimler konusunda müdahalesi, uluslararası toplum nezdinde Filistin yönetiminin meşruiyetini yenileme isteklerinden kaynaklanmaktadır." dedi.
Meşruiyetin yenilenmesinin İsrail'i utandıracağına ve müzakerelerin yeniden başlamasının kabulü için baskı oluşturacağına inanan Ebu Nasır, şunları kaydetti:
"Yeni bir liderlik seçimi, Filistinlilerin büyük çoğunluğunun bölünmek yerine bir çatı altında toplanmasına yardımcı olur. Bu da müzakerelerin yeniden başlamasına yol açar."
İsrail'den gelecek olası engellemeler
Siyasi analist Adil Şedid ise iki hareketin anlaşmasının bazı engellerle karşılaşabileceğini belirterek, "En önemlisi, İsrail, uzlaşının sağlanmasını kabul etmeyecektir." dedi.
Şedid, "İsrail, ulusal hareketi zayıflatmak ve parçalanmasını artırmak için halen bölünmeyi kullanıyor, bu da bölgedeki siyonist projenin hızını artırmasına yol açıyor." ifadelerini kullandı.